Sinan Ateş'in tetikçisini taşıyan, çakarlı araç kime ait?

Sinan Ateş'in tetikçisini taşıyan, çakarlı araç kime ait?
Sinan Ateş cinayetindeki soru işaretleri her geçen gün daha da artıyor. Hazırlanan iddianamede tetikçiyi taşıyan Audi A8 marka aracın plakasına ve kime ait olduğuna yer verilmedi.

İsmail Saymaz, Sinan Ateş cinayetinin iddianamesinde yer alan ancak plakası ve kime ait olduğu yazmayan tetikçiyi taşıyan aracın sahibini savcının bildiğini ancak siyasi bağlantılardan dolayı bazı gerçeklerin karartıldığını yazdı.

Sinan Ateş cinayetinin işlenmesinin ardında tetikçi Eray Özyağcı, cinayet mahallinden Vedat Balkaya'nın kullandığı motosikletle kaçtı.

Daha sonra yol üstüne araç değiştiren Özyağcı, Eski Ülkğ Ocakları Genel Merkez yöneticiisi Tolgahan Demirbaş'ın aracıyla İstanbul'a geldi.

Hazırlanan iddianamede aracın İstanbul'a kaçta girdiği hangi mevkilerde dolaştığı yazsa da dönüş yolunda, yani 31 Aralık saat 09.56'da Ankara'ya geri dönüyorlar.

İsmail Saymaz iddianamede, “31.12.2022 günü saat 13:25’de siyah renkli Audi marka aracın Çamlıca Gişeler Ankara İstikameti kameralarındaki görüntüsünde, ön kısmında iki kişinin olduğu, önünde mavi kırmızı çakar renklerinin olduğu...” yazdığını aktardı.

İsmail Saymaz'ın "Sinan Ateş’in tetikçisini taşıyan çakarlı Audi kimin?" başlıklı yazısından ilgili kısım şu şekilde:

Plaka saklandı

‘Çakarlı siyah Audi PTS’lere girdiği, çorbacının ve benzinliğin kameralarına yansıdığı halde iddianamede plakası yazılmıyor. Aracın kime ait olduğu açıklanmıyor.

Demirbaş, ifadesinde sadece “Emre Yüksel beni arayarak, ‘Gel İstanbul’a gidelim’ dedi. Beni bir araçla aldı” diyor.

Yüksel de “Bana resimlerde göstermiş olduğunuz araçla Demirbaş’ı çiftlik yolunda bir yerden aldım, İstanbul’a doğru yola çıktık” demekle yetiniyor.

İkisi de araç hakkında bilgi vermiyor.

Ya ‘çakarlı siyah Audi’nin kime ait olduğu sorulmamış...

Ya da sorulmuş ama verdikleri yanıt iddianameye konmamış!

Üç ihtimal

Araç iki ülkücüye ait olmadığına göre kimindir?

Aklıma şu ihtimaller geliyor:

1- Milletvekili dokunulmazlığına haiz bir araç olabilir. Çünkü Demirbaş’ın eski MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’un da kaldığı evde gözaltına alındığı iddia ediliyor. Kılavuz’un adı iddianamede geçmiyor.

2- Bir kamu kurumuna ait olabilir. Tetikçi Özyağcı, suikast için İstanbul’dan Ankara’ya iki özel harekat polisinin eskortluğunda götürülmüştü.

3- MHP’ye ya da Ülkü Ocakları’na tahsisli araç olabilir.

‘Plaka belli, savcı biliyor’

Sanıklar arasında, Sinan Ateş suikastini sekiz ay soruşturduktan sonra tutuklanan Ankara Emniyeti Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal da var.

Aykal, ifadesinde, tüm delilleri kendisini topladığını belirterek, “Demirbaş’ın yakalanması ve telefonuna el konulmasında görevimin gereğini yerine getirdim” diyor.

Aykal’ın avukatı Aziz Bingöl’ü aradım.

“Çakarlı siyah Audi araştırıldı mı?” diye sordum.

Şöyle yanıt verdi:

“Plakayı öğrendiler. Aracın kime ait olduğunu tespit ettiler ve savcıya bildirdiler.”

Buna rağmen savcılık iddianamede aracı tarif etmekle yetinip plakasını saklıyor.

Niçin?

Aracın sahibi kim?

Plakası kimin üzerine kayıtlı?

Bu sorunun yanıtı bizi, iddianamede karartılan siyasi bağlantılara ve kayrılan faillere bir adım daha yaklaştırabilir.

MHP’li avukat aynı dakikalarda aynı tesiste durmuş

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı ve Avukat Serdar Öktem de tutuklular arasında.

Öktem, azmettirici Doğukan Çep’in 2014’te uyuşturucu çetelerine karşı mücadele eden Hasan Ferit Gedik’i öldürmesine ilişkin davada avukatlığını üstlenmişti.

İddianameye göre Öktem, suikast günü Bursa’dan Ankara’ya gidiyor.

Tesadüf (!) bu ya...

Tetikçinin taşındığı araçla aynı saatlerde İstanbul’a doğru yola çıkıyor. Onlarla aynı dakikalarda Bolu’daki dinlenme tesislerinde duruyor.

İddianameden:

“31/12/2023 tarihinde saat 00:41’de Öktem’in Highway Alışveriş Merkezi’nde görüntülendiği...”

Bir tesadüf (!) daha!

Öktem, 1 Ocak 2023’te Ankara’da saat 15:17’de Eskişehir Yolu yönünde tetikçinin taşındığı ‘siyah renkli Audi’nin bir saniye arkasındayken PTS’ye
takılıyor.

3 ve 4 Ocak’ta da siyah Audi’nin birer saniye arkasında gittiği tespit ediliyor.

Öktem, geçirdiği Covid nedeniyle hiçbir şey hatırlamadığını söylüyor. “Geçirdiğim ağır Covid sonrası unutkanlık yaşadığım için hatırlamakta güçlük çekiyorum” diyor.