Özel'den Rize'de Erdoğan'a 'Çaykur' tepkisi: "Mevsimlik işçi statüsü değil kadro istiyoruz"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye'nin, dünyada en çok çay üreten beşinci ülke, en çok çay tüketen birinci ülke olduğuna dikkati çekti, İktidarı hedef alan ve Çaykur'un Varlık Fonu'na devredilmesini eleştiren Özel, "Çay üreticisi 1 buçuk milyon insanın ekmeğini kazanmasına vesile Çaykur'umuzu, dünya kartellerine verip sizleri ezmek istiyorlar. Sizi ezdirmeyiz" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Rize’nin Pazar ilçesinde halk buluşması programına katıldı. Özel’e, Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, İl Başkanı Saltuk Deniz, Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu, Belediye Başkan Adayı Necati Topaloğlu ve Pazar Belediye Başkan Adayı Neşet Çakır eşlik etti.
CHP lideri Özgür Özel de şunları söyledi:
“Gelirken yolda bir kötü haber aldık, içimiz yandı. Bugün Pençe-Kilit Operasyon bölgesinde, bir şehidimiz, dört yaralımız var. Şehidimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Kahraman Mehmetçik'in ayağına taş değmesin. Allah bir daha şehit acısı yaşatmasın. Hep beraber, Silahlı Kuvvetlerimiz'in, Mehmetçiğimizin arkasındayız. Böyle acıları yaşamak istemiyoruz. Pazar’da çok iddialı bir adayımız var. Rize Merkez’de çok iddialıyız. Önce, Rize'de Ercüment Şahin Çervatoğlu'na yaptığı her şey için yürekten teşekkür ediyorum. Partimizin üyelerinin başının dik gezmesine, partimizin göğsünü kabartan ve yaptığı halkçı belediyecilik uygulamalarıyla, mücadelesiyle, toplumsal olaylarda, çevre meselelerinde tüm bölgedeki duruşuyla gerçek bir sol sosyal demokrat belediye başkanının; namuslu, dürüst, çalışkan bir belediye başkanının en iyi örneğidir. Başkanımızı takdir ediyorum. Rize Merkez’de Karayolları’ndan emekli, 2019 yılının İlçe Başkanımız Necati Topaloğlu aday. Pazar’da, geçmişte Pazar Spor’da 15 yıl kadar emeği olan, Pazar Sanayi Ticaret Odası Başkanlığını dört kez yapmış olan ve aktif görevdeyken adaylık için istifa etmiş olan iyi bir ticaret insanı, çalışkan adayımız Neşet Çakır’ı ümit ediyorum 31 Mart’ta, belediye başkanı yapacağız. Neşet Çakır diyor ki ‘Bizim burada belediyecilik namına hiçbir şey yok. O kadar çok eksiğimiz var ki... Ama bir endişem var: Yapılacak iş, beklenti çok ama Pazar Belediyesi'nin kaynakları, imkanları ortada. Bu işi nasıl yapacağız?’ Neşet Çakır'ı seçimde, Pazar Belediye Başkanı seçin. Neşet Çakır'ın sağ omzunun üzerinde Mansur Yavaş'ın bir eli olacak, Sol omzunun üzerinde de Ekrem İmamoğlu'nun eli olacak. Özgür Özel de tam arkasında olacak. Sonuna kadar destek vereceğiz. Siz Neşet Başkan'a yetkiyi verin, destek bizden.
"Çaykur'umuzu kartellere verip sizi ezmek istiyorlar"
Dünyada en çok çay üreten beşinci ülke Türkiye. En çok çay tüketen birinci ülke Türkiye. Türkiye'deki çay üretiminin yüzde 55-60’ının üretildiği topraklardayız. Geçtiğimiz senelerde AK Parti, bir çay kanunu getirmeye kalktı. Çay kanunu lazım mı? Vallahi lazım. Ama AK Parti'ninki korkunç bir kanun teklifiydi. Zaten güzelim Çaykur'u tuttular, Varlık Fonu'na devrettiler. 1 buçuk milyonun geçim kapısı olan Çaykur'u, adeta özelleştirmek, büyük kartellerin eline vermek ve çay üreticisini, müstahsili büyük sermaye şirketlerinin işçisi haline getirmeye çalıştılar. Bireysel, profesyonel mesleğin ve emeğin saldırı altında olduğu bir süreçteyiz. Hatırlayalım: Mahallemizin en temiz, en güvenilir esnafları terziler. Nerede şimdi terziler? Alışveriş merkezlerinin (AVM) eksi ikinci katlarında paça basıyorlar beş liraya. İnsanların mesleklerini almak, geçimlerini elinden almak, gelirlerini almak, onları işçileştirmek, profesyonel emeklerini sömürmek tam bu dünya düzeninin ve bu dünya düzeninin ülkemizdeki temsilcilerinin işidir. Çay üreticisi 1 buçuk milyon insanın ekmeğini kazanmasına vesile Çaykur'umuzu, dünya kartellerine verip sizleri ezmek istiyorlar. Sizi bir karınca gibi ezdirmeyiz. Karıncanın kardeşi var. Onun da adı CHP’dir.
"25 TL'nin altında çay fiyatını kabul etmiyoruz"
Hemşehriniz Mehmet Bekaroğlu, komşu illerimizin milletvekilleri Sevgili Uğur Bayraktutan, bugün Trabzon Ortahisar Belediye Başkan Adayımız olan Ahmet Kaya ve o günün Giresun Milletvekili Necati Tığlı, 20 maddeden oluşan alternatif bir kanun teklifi hazırlamışlardı. Milletvekilimiz Sevgili Tahsin Ocaklı, o teklifi inceledi ve CHP’nin çay kanun teklifini hazırladılar. Bizim teklifimiz öyle yabancı şirketlerin yüzünü güldürecek bir teklif değil. Bizim teklifimiz sizin, Pazar’ın, Rize'nin çay üreticilerinin yüzünü güldürecek bir teklif. Biz diyoruz ki çayın bir taban fiyatı olsun. Yani Çaykur'un ilan ettiği fiyat, taban fiyat olsun. Bu fiyatın altında herhangi bir işlem yapılamasın. Taban fiyatın altında, çay almanın cezası olsun, çay üreticisinin emeğini çalmaya çalışanlar cezasını hem Allah’tan hem devletten bulsun.
Hayat pahallandı, bu şartlar altında taban fyat, bu sene ilan edilirken en az 25 TL olarak ilan edilmelidir. 25 liranın altında bir çay fiyatını asla kabul etmiyoruz. 25 liranın altındaki her fiyat emek sömürüsüdür; Pazar’ın, Rize'nin çorbasından, aşından eksiltmektir.
"Mevsimlik işçi statüsü değil kadro istiyoruz"
Teklifimiz, sadece çay üreticisiyle ilgili değil. Bir de derdi boyunu aşmış Çaykur'un emekçileri var. Çaykur emekçileri altı ay çalışıyorlar, altı ay çalışmıyorlar. Bu Çaykur emekçisine, Rize'nin bütün siyasetçileri, milletvekilleri, bakanlar ve Rize'ye kim geldiyse, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan defalarca kadro sözü verdi. Ancak tutulmadı. Ve işin kötüsü şöyle bir şey getiriyorlar: ‘Altı ay çalışıyorlar. Altı ay yattıkları yerden para istiyorlar.’ Oysa Çaykur işçisi öyle demiyor. ‘İş verin, iş gösterin çalışalım. Çoluğumuz var, çocuğumuz var. 12 ay çalışmak istiyoruz’ diyorlar. Çaykur işçisinin yanındayız, taleplerinin arkasındayız. Çaykur işçisine artık mevsimlik işçi statüsü istemiyoruz, kadro istiyoruz.
"En düşük emekli maaşı, bu sene 52 kilo çay alabiliyor"
Bir yandan staj ve çıraklık mağdurları var. Onlar genç yaşlarında çıraklık, staj yaptı. Sigortaları ödendi ama işe başlangıç tarihi kabul edilmedi. Öyle olunca da EYT'den yararlanamadılar. Ayrıca Bağ-Kur'a 9 bin gün, işçiye 7 bin 200 gün ayrımcılığına da itiraz ettik. Geçen sene seçimlerde, ‘Çözeceğiz’ dediler. Hala çözülmedi. Staj ve çıraklık mağdurlarının taleplerinin farkındayız. Onlarla birlikteyim,seslerini duyurmaya devam edeceğim. Biz emeklilerin durumunu anlatırken o şehirden örnek veriyoruz Türkiye'ye. Rize'de çay hesabı yapmaya... Sizden 11 buçuk liraya alıyorlar ama geçen sene çayın kilosu 100 liraydı markette, şimdi 190 lira. En düşük emekli maaşı, geçen sene 75 kilo çay alıyordu. Bu sene 52 kilo çay alıyor. 75 nerede, 50 nerede? Hesap ortada. Emeklinin çilesi ortada.
"Buraya emeklilerle sözleşmeye geldim"
Tayyip Bey şöyle söylemiş: ‘Gidiyor, meydanlarda emekliyi kışkırtıyor.’ Tayyip Bey, bazen benimle kavga yapmak istiyor, ben onunla kavga yapmak istemiyorum. Ben onunla emeklinin sorununu konuşmak, kavga yapacaksam etnik siyaset kavgası, mezhep kavgası, din kavgasını değil, ben emeklinin ekmek kavgasını yapmak istiyorum. Ben Pazar’a kavga yapmaya, kimseye hakaret etmeye gelmedim. Ama ben buraya emeklilerle sözleşmeye geldim. 31 Mart'ta, emekliler olarak gücünüzü gösterin. Siz Türkiye'nin en büyük ittifakısınız, en güçlü ittifakısınız. Hep birlikte sesinizi yükseltirseniz Türkiye'nin en büyük korosusunuz. Ve size şunu söyleyeyim: Eğer emekliler 31 Mart'ta sarı kartı gösterirse, güçlerini gösterirse vallahi de hakkınızı alacağım, billahi de hakkınızı alacağım. Hakkını alamayan çay üreticisi, esnafın siftahsız dükkan kapatıp borcunu ödeyemeyeni, atanmayan öğretmen, 10 bin lirayla geçinemeyen emekli, hakkını alamayan emekçi, hepsi Türkiye İttifakı’ndadır. Neşet Çakır kazanacak, Pazar kazanacak. Ercüment Şahin kazanacak, Fındıklı kazanacak. Necati Topaloğlu kazanacak, Rize kazanacak. Türkiye İttifakı kazanacak, Türkiye kazanacak. CHP, Cumhuriyet'in kurucu partisidir. Bu ülkenin temel direğidir. Atatürk'ün baba ocağıdır. Kapıları herkese açıktır.”