Okullarda temizlik krizi! Müdürler tuvalet temizliyor; TTB'den MEB'e salgın hastalıklar için uyarı

Yeni eğitim öğretim yılı başlarken kamuda "tasarruf" tedbirleri kapsamında uygulamaya konulan İşgücü Uyum Programı okullarda yaşanacak temizlik krizine neden olacak halde.

Okullarda temizlik görevlisi çalıştırılmayacak olması kısa sürede endişelere yol açarken nasıl bir yol izleneceği ise hala belirsiz.

Okullarda temizlik görevlisi olmaması nedeniyle ortaya çıkan hijyen eksiklikleri, çocukların, velilerin ve idarecilerin sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor.

Okul müdürü tuvalet temizliyor

Eğitim-Sen 7 Nolu Şube Başkanı Eren Ertin, Avcılar'daki bir meslek lisesinde yaşanan hijyen sorunlarını aktardı. "3 blokluk okulda sadece bir temizlikçi var. Okulun ilk haftasında idrar kokusu yüzünden koridorlara giremedik" diyen Ertin, okul müdür yardımcısının inisiyatif alarak tuvaletleri temizlediğini belirtti.

Eğitim-Sen 7 Nolu Şube Başkanı Ertin okul idaresinin yetersiz temizlik hizmetleri nedeniyle Eğitim-Sen olarak imza toplandığını, okul idarelerinin ise ucuz temizlik işçisi bulmaya çalıştığını ifade etti.

Okul idareleri ucuz işçi, işçiler uygun bir iş, veliler ise temiz okul arıyor

Ertin, velilerin ve temizlik işçilerinin ekonomik zorlukları nedeniyle bu sürecin sıkıntılı geçtiğini vurguladı. "Okul idareleri velilere ‘Sizden bir miktar toplayalım gerisini devletin verdiği bütçe ile tamamlayalım’ diyerek 3 gün 7.500 TL’ye takabil edecek şekilde temizlik işçisi bulmaya çalışıyorlar. Kimse de sigortasız ve bu ücrete çalışmıyor tabi ki. Ekonomik durumu düşük olan ve ücret vermeyi kabul edecek durumda olmayan aileler var çünkü asgari ücretle çalışıyor zaten veli. Gelir düzeyi biraz daha yüksek bölgelerde ise okul aile birliği velilerden para toplayarak bu sorunu çözüyor. Okul idaresi, velilerden para toplayarak temizlik işçisi bulmaya çalışıyor, ancak işçiler az maaşa çalışamıyor asgari ücretle çalışan veliler ise ücret ödeyemiyor. Bu süreç sürdürülebilir değil" dedi.

‘’Bırakın sınıfların temizlenmesini çöp bile alınmıyor’’

Havaların serinlemesiyle birlikte okullarda salgın hastalıkların başlayabileceğini vurgulayan Ertin, “Okullar çok pis durumda. Bırakın sınıfların temizlenmesini çöp bile alınmıyor. Temizlik yapılmadığı için hastalık riski artıyor. Temizlik işçilerinin kadrolu olarak istihdam edilmesi gerekiyor” dedi.

‘’Sağlıklı yaşam alanında eğitim, MEB’in sorumluluğunda’’

Sağlıklı eğitim ortamının öğrencilerin temel anayasal hakkı olduğunun altını çizen Ertin, "Çocukların sağlıklı bir yaşam alanında eğitim alması, devletin Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğundadır" ifadelerini kullandı.

TTB’den uyarı

Türkiye Tabipleri Birliği (TTB) Genel Başkanı Alpay Azap ise hijyen eksikliğinin bulaşıcı hastalıkların hızla yayılmasına neden olduğunu belirtti. Azap, ‘’Özellikle kalabalık sınıflarda, çocukların hijyen konusundaki yetersizlikleri riskleri artırıyor. İshal, göz enfeksiyonları ve solunum yolu hastalıkları gibi sorunların baş göstermesi, hijyen koşullarının yetersiz olmasından kaynaklanıyor.’’ dedi.

‘’Hastalıkların yayılması kaçınılmaz hale geliyor’’

Alpay Azap, okullarda hijyen eksikliğinin ciddi sorunlara yol açabileceğine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti:

‘’Hijyenin yetersiz olduğu ortamlarda bulaşıcı hastalıkların hızla yayılma riski artmakta. Kalabalık sınıflarda çocukların hijyen alışkanlıkları, yetişkinlere göre daha az gelişmiş olduğundan, hastalıkların yayılması kaçınılmaz hale geliyor.’’

‘’Çocukları İshal, enfeksiyonlar bekliyor’’

Azap, özellikle ishal, göz ve solunum yolu enfeksiyonlarının çocukların sağlığını tehdit ettiğini vurgularken “Ülkemizde birçok çocuğun yetersiz beslenmesi, bağışıklık sistemlerini zayıflatmakta, bu da hastaneye yatış ve hatta ölüm vakalarının artmasına neden olabiliyor. Hijyen eksikliği, sadece bireysel sağlığı değil, toplum sağlığını da tehdit ediyor. Hastalanan çocuklar, enfeksiyonu evlerine taşıyarak toplumsal sorunlara yol açabilir” ifadelerini kullandı.

Hijyen eksikliğini önlemek için öncelikle okullarda yeterli temizlik personeli, malzeme ve temiz su sağlanması gerektiğini belirten Azap, “Temizlik görevlilerine hijyen eğitimi verilmeli ve çocuklara da basit hijyen bilgileri aktarılmalıdır” şeklinde konuştu.

Azap’a göre okul yöneticilerinin hijyen denetimlerini artırması ve çocuklara hijyen alışkanlıklarını kazandıracak yöntemler geliştirilmesi önem taşıyor.

‘’Yeterli hijyen sağlanmadığında, bulaşıcı hastalıklarda artış olacak’’

İstanbul gibi kalabalık okullarda hastalıkların daha da artış göstereceğini belirten Azap, “Okulların açılmasıyla birlikte bulaşıcı hastalıklarda artış bekleniyor. Ancak yeterli hijyen sağlanmadığında bu artış çok hızlı olabilir” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın personel kısıtlamalarının hijyen standartlarını olumsuz etkilediğine dikkat çeken Azap, “Etkin bir okul sağlığı hizmeti ve kayıt sistemi oluşturulmadığı sürece, enfeksiyonların yayılmasının önüne geçmek zor.” ifadelerini kullandı.

‘’Tasarruf yapılacaksa en son akla gelmesi gereken yer okullar ve çocuklar olmalı’’

Azap, çocukların sağlığı ile ilgili konularda tasarruf yapılmaması gerektiğini vurgulayarak, “Bir tasarruf yapılacaksa en son akla gelmesi gereken yer okullar ve çocuklar olmalıdır. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın sağlıklı büyümesi, üretken ve mutlu bireyler olmaları için hijyen standartlarının sağlanması şarttır” dedi.