Kızılay'ı protesto eden TİP üyeleri hakim karşısında: Tarikatlar bile deprem için topladıkları yardımı dürüstlüğümüze güvendiği için bize teslim etti
Gazete Pencere Haber Merkezi
TİP İstanbul İl Örgütü, deprem zamanı Kızılay'ın çadır sattığının ortaya çıkmasının ardından sokağa çıkmıştı.
Kadıköy'de Kızılay'ı protesto eden TİP üyeleri, polis müdahalesi sonucu gözaltına alınmıştı.
Gözaltına alınan 87 TİP üyesi hakkında 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet suçlamasıyla dava açılmıştı.
Dava İstanbul Anadolu 44. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı.
Sayının kalabalık olması nedeniyle duruşma, Anadolu Adliyesi - 1 C Blok Konferans Salonu'nda görülüyor.
Davada savunma yapan TİP İstanbul İl Başkanı Cengiz Yeter, deprem döneminde tarikatların bile topladıkları yardımları dağıtması için kendilerine teslim ettiğini ifade etti.
"Tarikatlar bile topladıkları yardımları bizim dürüstlüğümüze güvendikleri için bize teslim ettiler"
Yeter'in savunması şu şekilde:
"Siyasi açıdan en zıt olduğumuz tarikatlar bile topladıkları yardımı biz devrimcilerin dürüstlüğüne ve namusuna güvendikleri için bize teslim ettiler, bizim üzerimizden dağıttılar.
Her birimiz bütün enerjimizle evleri yıkılıp soğukta açıkta kalan yurttaşlarımıza çadır, konteyner, gıda, giyecek, ilaç gibi ihtiyaç maddelerini toplamaya ve bölgeye ulaştırmaya çalıştık. Bizi bugün yargılamak isteyen iktidar, o anlarda ne yaptı? Hatay’da camilerden sela okuttu! Yıkım altında günlerce ölümü bekleyen yurttaşlarımız kendi ölümlerini haber veren selaları dinleyerek, çaresizlik içinde kahroldular! Depreme gece yarısı yakalanıp o dondurucu soğukta pijama ve çorapla kaçan ve sağ kalmaya çalışan insanlarımız yakınlarının, dostlarının yıkıntılarından gelen 'Bizi kurtarın' feryatlarını, hiçbir şey yapamamanın çaresizliğiyle gözyaşlarıyla günler boyu dinlemek zorunda kaldılar.
Türkiye İşçi Partisi üye, dost ve gönüllülerine saldırarak, ben dahil onlarca parti yöneticimiz ve üyemizi ters kelepçe yaparak gözaltına aldılar. Bu arada bölgede toplanan halk zaman zaman yuhalıyor, zaman zaman da alkışlıyordu. Alkışlananlar günlerce hiç yılmadan deprem bölgesine ihtiyaç malzemelerini yetiştiren, ilk günden itibaren orada enkazın altına giren devrimcilerdi. Yuhaladıkları da çürümüş Kızılay’ı devrimcilere karşı savunan, bütün hırsıyla saldıran kolluk kuvvetleriydi. Ancak gerçekte yuhalanan, böylesine çürümüş bir kurumu savunmak uğruna gözü dönmüşçesine her türlü eylemi yasaklayan Kaymakam ve onu arkasındaki siyasi güçtü.
"Yargılanması gereken Kızılay Başkanı Kerem Kınık'tır, onun arkasındaki siyasi güçtür"
Bugün bizi yargılayarak bir kez daha sesimizi yükseltmemizi, kararlılığımızı vurgulamamızı sağlıyorsunuz. Sistemin çürümüşlüğünü gözler önüne sermemizin önünü açıyorsunuz. Biz burada, binlerce yoldaşımız da dışarıda haklılığımızı bir kez daha vurgulayacağız. Yargılanması gereken sosyalistler, devrimciler değil Kızılay Başkanı Kerem Kınık’tır, onun arkasındaki siyasi güçtür, on yıllarca ranta yönelmiş deprem gerçeğini göz ardı etmiş sorumlular, ülkeyi yönetenlerdir."
Böyle bir skandalı ifşa ettiğimiz için bize teşekkür edip Kerem Kınık’ı yargılayacaklarına; depremin ilk gününden beri halkıyla dayanışmak için elinden geleni yapan yoldaşlarımızı hakim karşısına çıkartıyorlar.
Biz bildiğimizi söylemeye devam edeceğiz.
AKP iktidarı din ve çadır…
">
— Erkan BAŞ (@erkbas) February 7, 2024
Erkan Baş: Biz bildiğimizi söylemeye devam edeceğiz
TİP üye ve yöneticilerine açılan davaya tepki gösteren TİP Genel Başkanı Erkan Baş, sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Baş, şu ifadeleri kaydetti:
"Böyle bir skandalı ifşa ettiğimiz için bize teşekkür edip Kerem Kınık’ı yargılayacaklarına; depremin ilk gününden beri halkıyla dayanışmak için elinden geleni yapan yoldaşlarımızı hakim karşısına çıkartıyorlar. Biz bildiğimizi söylemeye devam edeceğiz. AKP iktidarı din ve çadır tüccarıdır!"