İYİ Parti 'iş birliği' teklifini neden reddetti?
CHP lideri Özgür Özel'in 'iş birliği' teklifini değerlendiren İYİ Parti Genel İdare Kurulu, 'red' kararı verdi. Yapılan gizli oylamada, 14’e karşı 35 oyla CHP’nin seçim iş birliği önerisi reddedildi.
BBC Türkçe'nin haberine göre, İYİ Parti’nin halen CHP’de olan ve iş birliğinin kritik önem taşıdığı İstanbul ve Ankara dahil tüm seçim çevrelerinde, kendi adaylarıyla yarışacak olması yerel seçimlere de ittifakla girmeye hazırlanan AKP-MHP bloğunun elini de rahatlatmış oldu.
Kulislere yansıyan bilgilere göre, İYİ Parti’nin seçim iş birliği talebini geri çevirmesinde karar değişikliğinin seçmene anlatılamayacağı endişesi de etkili oldu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in geçen hafta ziyaret ederek başta Ankara ve İstanbul olmak üzere 2024 yerel seçimleri için “iş birliği” önerisi götürdüğü İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bu öneriyi daha önce “seçimlere kendi adaylarıyla tek başına girme kararı” alan GİK’in onayına sundu.
Akşener GİK toplantısı öncesinde, Ankara ve İstanbul il, ilçe başkanları, partisinin deneyimli isimlerinin yer aldığı Yüksek İstişare Kurulu üyeleri dahil olmak üzere tüm kurullarında tartıştırdı.
Akşener’in başkanlığında sabah saatlerinde milletvekillerinin katılımıyla yapılan Başkanlık Divanı toplantısında da yaklaşık üç saat boyunca CHP’nin iş birliği teklifi değerlendirildi.
Öğleden sonra toplanan GİK de yaklaşık dört saatlik bir toplantının ardından kararını netleştirdi.
Akşener’in hafta sonu Ankara ve İstanbul il örgütleriyle yaptığı toplantılar ve Yüksek İstişare Kurulu üyeleri ile yaptığı toplantılarda ağırlıklı görüş CHP ile “iş birliği yapılması” yönünde oldu.
Sabah saatlerinde milletvekillerinin katılımıyla yapılan Başkanlık Divanı toplantısında ise iş birliğini savunanlar ile tek başına seçime girilmesi gerektiğini savunanların sayısının birbirine yakın olduğu iddiaları kulislere yansıdı.
Edinilen bilgiye göre bazı milletvekilleri CHP’deki yönetim değişimine dikkat çekerek diyaloğa açık kapı bırakılmasını istedi.
GİK’te iş birliğine ‘evet’ diyenlerin sayısı arttı
Akşener daha sonra, 50 üyeli GİK’i topladı ve dört saat süren toplantının başında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in geçen haftaki ziyaretinde, seçim iş birliği önerisini anımsatıp bu öneriyi GİK’te tartışmaya açtığını bildirdi.
Kulislere yansıyan bilgilere göre Akşener, gerek önceki istişare toplantıları ve gerekse GİK’te seçim iş birliği konusundaki tutumu, oyunun rengine ilişkin hiçbir değerlendirme yapmadı.
GİK’in 13 Eylül tarihli toplantısında sadece dört üye seçim ittifakı yapılması yönünde oy kullanmıştı.
Ancak, Özel’in teklifinin görüşüldüğü toplantıda ittifak lehine oy kullananların sayısı arttı.
Üyelerin birbirinin kararını etkilememesi için CHP’nin seçim iş birliği önerisi için sandık kurularak “gizli oylama” yapıldı.
Oylamada, 14 üye “seçim iş birliği” yönünde oy kullanırken, 35 üye “hayır” oyu kullandı.
Üyelerin büyük çoğunluğu, oy kullanmadan önce oylarının rengini ve gerekçesini de açıkladı.
Edinilen bilgiye göre, CHP ile seçim iş birliğine karşı çıkanlar 13 Eylül ile 4 Aralık arasında partileri açısından değişen bir durum olmadığını; ittifakların “siyaseti zehirlediğini” ve kutuplaşmayı artırdığını, kutuplaşmanın da iktidarın işine yaradığını ifade ettiler.
Bazı üyeler ittifaklar nedeniyle, partinin kendi kimliğini ortaya koyamadığı ve büyüyemediği görüşünü dile getirdiler.
Yavaş ve İmamoğlu’na eleştiri
CHP ile iş birliğine “evet” diyenler ise CHP’de bir yönetim değişimi olduğunu ve diyalog kapılarının açık tutulması gerektiğini savundu.
Özellikle Ankara ve İstanbul’da muhalefetin seçime ayrı girmesinin muhalefetin adayları aleyhine sonuç doğuracağına dikkat çeken GİK üyeleri, “İstanbul ve Ankara’da göz göre göre seçimin iktidara hediye edilmemesi gerektiğini” ifade ettiler.
Bunun üzerine ittifaka karşı çıkan bazı GİK üyeleri, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adaylığı önerdiklerini, ancak bu iki ismin cumhurbaşkanı adayı olma cesaretini gösteremediğini belirtti.
Bu üyeler Yavaş ve İmamoğlu için “Cumhurbaşkanlığını reddeden iki belediye başkanının, belediye başkanlığını kaybetme kaygısı olmaması gerektiği” eleştirisi yöneltti.
İYİ Parti’nin şimdiye kadar kendi başına hiç seçime girmediğini savunan ittifak karşıtı üyeler, yerel seçimlerin “partinin kendi kimliğiyle, seçmenin terazisinde tartılabilmek için en uygun zemin olduğu” görüşünü dile getirdiler.
Seçmene anlatamayız kaygısı
İYİ Parti kulislerine yansıyan bilgilere göre CHP’nin seçim iş birliği önerisine “hayır” denilmesinde bu karar değişikliğinin kamuoyuna anlatılmasında güçlük çekileceği kaygısı etkili oldu.
Akşener’in Altılı Masa’dan kalkıp, tekrar oturmasının hala seçmene ve kamuoyuna anlatılamadığı ve seçmen nezdinde “güven kırılması” yarattığı değerlendirilerek, benzer şekilde önceden ilan edilen “tek başına seçime girme” kararındaki bir değişikliğin seçmenin kafasını karıştıracağı gibi, rakipleri tarafından da seçim kampanyasında aleyhte kullanılacağı değerlendirmesi yapıldı.
Akşener: Hayır çıktı
GİK toplantısının ardından, Akşener, parti binasından ayrılırken, gazetecilerin, “Hayır kararı mı çıktı?” sorusu üzerine, “Evet, hayır kararı çıktı” sözleriyle partisinin karanını duyurdu.
Zorlu: Seçime hür ve müstakil gireceğiz
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu da düzenlediği basın toplantısıyla kararı açıkladı.
Özel’in seçim iş birliği önerisinin GİK’te değerlendirildiğini belirten Zorlu, partisinin kararını şu sözlerle duyurdu:
“Yapılan oylama neticesinde Genel İdare Kurulumuz; 2024 yerel seçimlerine 'hür ve müstakil’ olarak girme kararı almıştır.”
CHP ne yapacak?
İYİ Parti’nin seçim iş birliği önerisini reddetmesinin ardından gözlerin çevrildiği CHP’nin nasıl bir yol yürüyeceği merak konusu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin hafta sonu Manavgat’ta gerçekleştirilen milletvekili kampında, gazetecilerin konuya ilişkin sorusu üzerine, “İki tane A planımız var. Birincisi İYİ Parti kabul ederse hızlıca oturup ittifak görüşmelerini yapmak. İYİ Parti kabul etmezse adaylarımızı tespit edip sahaya çıkmak. Karardan dolayı bir hayal kırıklığı, soğukluk, böyle bir şey düşünmüyoruz” görüşünü dile getirmişti.
CHP’nin ikinci alternatifi ise HEDEP ve eski ittifak ortağı partilerle seçim iş birliği olanaklarını zorlamak olabilir.
Özel, HEDEP’lebir görüşme takvimlerinin olup olmadığı sorusuna da “Halk buluşmaları yapıyorlar. Halk buluşmaları takvimimiz yoğun, sonrasında bir randevu talep edeceğiz’ dediler. Onlar bir ‘Randevu talep edeceğiz’ dedikleri için bekliyoruz” yanıtını vermişti.
HEDEP ise MYK’da kendi adaylarıyla seçime girme görüşünün ağırlık kazandığını, bu konudaki nihai kararı PM’nin vereceğini duyurmuştu.
CHP kaynakları, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi ile henüz bir görüşme planlanmadığını ifade ediyor.