İmamoğlu'ndan Bahçeli'ye Türkiye'nin bekası hatırlatması: Hukuk devleti olmadan beka olmaz

Tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, yayımladığı mesajda, yaşanan sürecin bir siyasi operasyon olduğunu vurgulayarak halka seslendi. Cezaevinden kamuoyuna gönderdiği yazılı mesajında İmamoğlu, Türkiye’deki adalet sisteminin çöküşüne ve yaşanan ekonomik krizin sorumluluğunun iktidarda olduğunu belirtti.

“Halk vicdanında aklandık”

Ramazan ayı boyunca birçok çalışma arkadaşının sahur vakti evlerinden alınarak gözaltına alındığını hatırlatan İmamoğlu, “Aziz milletimiz verdiği sarih, sahici, güçlü ve halkçı tepkiyle demokrasiye ve iradesine ne kadar bağlı olduğunu bir kez daha göstermiştir” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, “Demokrasiye yapılan bu müdahaleye karşı milletimizin verdiği güçlü tepki, kendi iradesine sahip çıkmanın yanı sıra artan antidemokratik uygulamalara, yıpranmış adalet sistemimize ve gençlerin umutlarını karartan ekonomik çöküşe karşı haklı bir feryattır” dedi.

“Kriz ve kaosun asıl faili Erdoğan’dır”

Tutuklamaların ardından Türkiye'nin dört bir yanında yaşanan protestoların, aslında halkın vatan sevgisinin bir tezahürü olduğunu belirten İmamoğlu, “Bugün Türkiye’ye yaşatılan kriz, kaos ve kargaşanın asıl sebebi yargı eliyle yapılan darbe girişimidir. Kriz, kaos ve kargaşayı tercih eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır” sözleriyle iktidarı doğrudan hedef aldı.

“35 yıllık diplomamın iptaliyle başlayan süreç millet vicdanında mahkûm olmuştur”

Yaşananların hukuksuzlukla örülü bir sürecin parçası olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Seçilmiş siyasetçilere karşı sahur vakti yapılan baskınlar ve 35 yıllık diplomamın iptaliyle başlayan süreç, açık hukuksuzluklarla millet vicdanında ağır hasara neden olmuştur” dedi.

Bahçeli’ye yanıt: "Beka meselesi olmayan bir Türkiye'ye ulaşmanın yolu güçlü bir hukuk devletidir"

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına da değinen İmamoğlu, “Türkiye’nin ekonomi, güvenlik ve adalet gibi ağır beka meseleleri vardır. Bu meselelerin çözümü; devleti güçlü, milleti müreffeh ve yargıyı adil kılmaktan geçer” dedi. "Toplumun temel haklarına dair bile endişe içinde olduğu, sisteme güvenin kaybolduğu bir ortamda kimse refah ya da beka söylemiyle vatandaşın vicdanına seslenemez" diye konuştu.

“Hak yemem, hakkımı da yedirmem”

İmamoğlu, mesajının sonunda şu ifadelere yer verdi:

“Güçlü, müreffeh ve adil bir Türkiye’ye ulaşmak için ‘hak yemem, hakkımı da yedirmem’ düsturuyla milletimizin hakkını gözeterek zorlu bir yola çıktık. Bedel de ödesek, cefa da çeksek, bu mücadeleden geri dönmeyeceğiz.”