İmamoğlu, Anne Kart’ı AKP’ye rağmen nasıl hayata geçirdi?
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde önemli açıklamalarda bulunarak, İstanbul'da kadına yönelik şiddetle mücadeleye dair eylem planını duyurdu.
İmamoğlu, açıklamasında kadınlar ve çocukların daima öncelikli olacağını vurgulayarak, “Daima sizlerin yanında olacağız ve asla yalnız yürümeyeceksiniz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yanınızda olacak” dedi.
İmamoğlu, geçmişte karşılaştığı bir olayı da katılımcılarla paylaştı.
2010'lu yıllarda, bir kadının 3 çocuğuyla birlikte evinden çıkamadığını ve sağlık hizmetlerine ulaşmada zorluk çektiğini hatırlatan İmamoğlu, o kadının yaşadığı acı dolu durumu unutamadığını belirtti. Kadının, daha önce kırsalda daha özgür hissettiğini ifade ettiğini anlatan İmamoğlu, İstanbul'da kadınların ve annelerin yaşamlarını kolaylaştırmak adına büyük bir sorumlulukları olduğunu söyledi.
İmamoğlu, eylem planı çerçevesinde 0-4 yaş arası çocukları olan annelere "anne kartı" verilmeye devam edeceklerini belirtti. İmamoğlu'nun belirttiğine göre; Bu kart ile anneler, İstanbul'da ulaşımda rahatlık yaşayacak ve şehri çocuklarıyla özgürce gezebilecekler.
"Milletin parasını millete veriyorum"
"0-4 yaş arası annelere 'anne kart' vereceğiz dediğimizde bizlere 'kimin parasını kime veriyorsunuz?' dediler. Bende 'milletin parasını millete veriyorum' dedim."
"İstanbul Sözleşmesi yaşatır"
Kadına yönelik şiddetle mücadelede İstanbul Sözleşmesi'nin önemine de değinen İmamoğlu, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” diyerek, tüm siyasi partilerle birlikte İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkacaklarını söyledi. 2011 yılında TBMM’de oy birliğiyle kabul edilen İstanbul Sözleşmesi'nin, devletin ve kurumlarının kadına yönelik şiddetle mücadelesinde önemli bir adım olduğunu belirten İmamoğlu, bu sözleşmenin önemini vurgulayarak, şiddet mağduru kadınların her zaman yanında olacaklarını dile getirdi.
"İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddete 0 tolerans mesajıdır"
"Tüm siyasi partiler 2011'de TBMM'de oy birliğinde oylanan İstanbul Sözleşmesi'ne hep birlikte sahip çıkmaya devam edeceğiz. Çünkü İstanbul Sözleşmesi devletimizin ve tüm kurumlarımızın kadına yönelik şiddete 0 tolerans mesajıdır. Bu yüzden 'İstanbul Sözleşmesi yaşatır' demekten asla imtina etmeyeceğiz."
"Milli Eğitim Bakanı, belediyelerimize yazı yolladı; 'derhal bu kreşleri kapatın' diyorlar"
"Türkiye'de Milli Eğitim ile uzaktan yakında ilgisi olmayan eğitim ile ilgili başarısızlıklarını örtmek için Atatürk'e kadar dil uzatan Milli Eğitim Bakanı belediyelerimize yazı yolladı. Belediyelerin kreş yaptıklarını tespit ettik, belediyeler derhal bu kreşleri kapatın diye yazdı. Allah bunlara kıl versin diye dua ediyorum ya. Bu akıl da bize diyor ki kadın ve çocukları ihmal edin. Sıfırdı 105 kreş açtık. Daha ilginci söyleyeyim mi Ankara'da adayları kreş vaadinde bulundular. Bizim kreşlerimiz sizin Kanal İstanbul'unuzu yendi. Bizim kent lokantalarımız sizin vicdanınızı alt üst etti, yerle bir etti. Şimdi kalkıyorsunuz bu yazıyla diyorsunuz ki kreşlerinizi kapatın. Niye açmadınız? Hangi yüzyıldayız? Bu akıl değil akıl tutulması. Ne yapacağını şaşırmak. Şu anda açtığımız 100 kreşte 1500 kişi çalışıyor. Bu kreşlerde çalışanların yüzde 97'si kadın. Şimdi 20 bin annenin yararlandığı kreşleri 'kapat' diyorsun. Seneye biz 150'yi aşan çocuk kreşe gidecek. 20 bin anne de iş bulacak diyorum. Gece gündüz istihareye yatsam bunlara dua etsem yetmez bunlara. Allah bunlara akıl versin. Bu akılla millet önümüzdeki sandıkta git başımdan kardeşim diyecek. Böyle bir işin siyaseti olmaz. Senin yazın vız gelir, tırıs gider. Hadi gel de kapat. Aklı başında bir MEB Bakanı ben de nasıl kreş açayım diye düşünür. Ben bu kreşleri niye açıyorum. Ben diyorum ki benim bir evladım bile hiç bir çocuktan geri kalamaz. Devletin işi bir çocuk gerideyse onu eşit hale getirmektir. Siz bu yazınızı alın çöpe atın."
"Devlete form değiştirmeye çalışıyorlar"
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, devletin form değiştirmeye çalışıldığına dikkat çekerek, “Devlet ürkütecek, korkutacak, kızacak. Biz de diyoruz ki, devlet hoşgörülü, ana kucağı, baba ocağı olacak. Devlet insanını ayırmayacak, partizanlık yapmayacak” ifadelerini kullandı.
Kaynak:Haber Merkezi