Google Arama’nın uluslararası sözcüsü konuştu
Gazete Pencere- Google Arama’nın uluslararası sözcülüğünü yapan Danny Sullivan’la algoritma değişikliği sonrası bağımsız haber sitelerinde yaşanan büyük düşüşü T24’ten Eray Özer’e anlattı.
9 yıldır yayın yapan Gazete Duvar’ın da kapanma gerekçeleri arasında yer alan bu düşüşün nedenleri merak konusuydu.
2024 Ağustos ve bu yılın başında yapılan iki güncelleme sonrası bağımsız haber sitelerinin ziyaretçi sayısı adeta sıfıra indi.
Ziyaretçi sayısı düştükçe reklam gösterim sayıları da dibe vuruyor ve yayıncıların neredeyse tek gelir kalemini oluşturan reklam gelirleri devam etmeyi imkânsız hale getirecek derecede azalıyor.
T24’ten Eray Özer’in röportajı şöyle:
-Şuradan başlamak istiyorum: Yapay zekâ gelişmeye devam ettikçe, Google Arama’nın yakında bizi semantik olarak daha fazla anlayacağını ve ilk sayfada daha ayrıntılı sonuçlar almaya başlayacağımızı düşünüyor musunuz? Yani arama motorları bir süre sonra Büyük Dil Modelleri gibi çalışmaya başlayabilir mi?
Yıllardır kelimeleri eşleştirmenin ötesine geçmeye çalışıyoruz aslında. Epey de becerdik sanırım. İnsanlar bazen aradıkları metinden farklı kelimelerle arama yapıyorlar. Mesela bir şeyi tamir etmeye çalışıyorsan veya bir hastalıkla ilgili bilgi almaya çalışıyorsan tesisatçı ya da doktorun kullanacağından farklı bir terim kullanıyorsun. Yapay zekâ ve makine öğrenmesini biz uzun zamandır kullanıyoruz. Muhtemelen on yılı aşkın bir süredir… Yakın zamanda denemeye başladığımız “yapay zekâ modu” gibi özellikler de var. Ve bunun devam edeceğini düşünüyorum.
İnsanlar arama yapmanın bu yöne evrilmesini bekliyorlarsa, o zaman bir arama motoru olarak bizim de bu talebe kulak vermemiz lazım. Ancak çok önemli bir nokta daha var ve Google olarak biz de bunun çok ama çok farkındayız, bunu ancak altta yatan web ekosistemi gerçekten başarılıysa, yani bilgi birikimi varsa yapabilirsiniz. Dolayısıyla yapmaya çalıştığımız şey, hem bu açıklamalı kısmı hayata geçirmenin bir yolunu bulmak, hem de bunu yaparken aynı zamanda kaynakları veya daha fazla bilgiyi insanların erişimine açık tutmak ve oradan devam edebilmelerini sağlamak.
Bu şekilde aramanın büyümeyi sürdüreceğini ve aynı zamanda web ekosisteminin de gelişmeye devam edeceğini düşünüyoruz. Çünkü eğer kaynak göstermezseniz ve insanların kaynaklara ulaşmasını sağlamazsanız, web ekosistemi de gelişmez.
-İçerikleri de paylaşmaya başlama gibi bir yola gittiğinizde telif ödemesi yapmak gibi bir planınız var mı? Yani mesela, OpenAI NewsCorp’la bir anlaşma yaptı. Google da bir noktada içerik partnerlerine telif ödemesi yapmayı düşünüyor mu?
Yani bu beni aşan idari bir konu. Telif hakkı konusunda konuşmam doğru olmaz. Ama şunu söyleyebilirim: Mesela bir kaynakla lisanslı bir anlaşma olması arama sonuçlarında ilk sırada o kaynağın çıkması anlamına gelmiyor. Buna benzer anlaşmalarımız var ve kesin olan tek şey bu anlaşmalar dahi sıralamayı etkileyemiyor. Bu şekilde çalışmıyoruz. Yani insanların daha iyi bir yerde görüntülenmek için para ödemek zorunda kalacağı anlaşma yapmak istemiyoruz. Burası kesin.
-Gelelim meşhur algoritma değişikliklerine… Türkiye’de de çok tartışılan bir konu bu. Geçtiğimiz bir yıl içinde iki büyük düşüş yaşadık. Biri 2024’ün ağustos ayında diğeri ise bu yılın başında olmak üzere… Buradaki düşüş öyle sadece “düşüş” kelimesiyle anlatılabilecek gibi değildi, doğru kelime belki de “çöküş” olabilirdi. Çünkü bilhassa Google Haber ve Google Keşfet’te resmen sıfıra vurdu rakamlar. Bunun sebebi neydi?
Herhangi bir site için ayrıntıya girmem zor. Ancak daha genel olarak konuşursam bir sıralama değişikliği yaptığımızı ve adımlarımızı yerel değil de küresel olarak belirlediğimizi söyleyebilirim. Ama tabii ki, sonra geriye dönüp baktığımızda yaptıklarımızın bazı başka şeyleri tahmin etmediğimiz bir şekilde etkilediğini fark edebiliriz. Bu yaşandığında yaptığımızın yararlı olmadığı sonucuna da varabiliriz. O zaman da kendimize şunu sorarız: Bunu daha iyi hale getirmenin bir yolu olabilir mi? Ve bu genel reçeteyi nasıl iyileştirebileceğimizi anlamaya çalışırız.
Yine genele dair konuşursam, çok çeşitli sorgular için genel olarak işleri nasıl iyileştirebiliriz gibi bir eğilim var. Yani bu bahsettiğiniz durumlar da muhtemelen bu tür bir nedenden kaynaklanıyor. Zaten bu değişiklikler sonrası geriye dönüp sorunu anlamaya ve daha iyi bir duruma getirmeye çalışıyoruz.
Diğer bir konu da Google Keşfet ile Google Arama arasında bir ayrım olduğunu akılda tutmak. Keşfet, Arama’nın bir parçası ve bazen oradan büyük bir trafik gelir ve sonra bu kaybolabilir. Sonra yine geri gelir. Yani öne çıkaracağım içerikle ilgili bazı kriterleri karşılamamışsındır, orada görünmez olursun. Sonra başka bir konu başlığında bu kriterleri karşılarsın ve yeniden oradaki yerini alırsın.
Bu nedenle genel olarak mecralara “Keşfet’e bağlı kalmayın” diyoruz. Özellikle haber yayıncılığında bu daha zor bir durum yaratıyor, anlıyorum. Çünkü oradan ciddi bir trafik alıyorsunuz. Ama Arama kısmına kıyasla çok çok daha belirsiz bir alan orası.
Ayrıca Keşfet için içerik seçeneklerini de artırıyoruz. Başladığımızda sadece haberle sınırlıydı içerikler. Sonra genişledi. Bir de tabii bu güncellemeler sonrası tam tersini yaşayanlar da var. Oraya da bakmak lazım. Gerçi siz haber sitelerinin geneli için bu durumun geçerli olduğunu söylediniz ama…
Son olarak henüz öngöremediğimiz başka tuhaf bir şey yaşanmış da olabilir. Bir sonraki güncellemeyle bunun üstünden geçtiğimizde buradaki ayarlardan daha iyi bir performans almamız da mümkün bu açıdan.
-Fakat durumu anladınız değil mi? Bu sadece T24’e özgü bir durum değil. Pek çok yayıncı, özellikle bağımsız yayıncılar bu durumdan kötü etkilendi. Hatta bu konuda haberler yapıldı.
Anlıyorum. Ama bu güncelleme için amacımızın bağımsız haber sitelerini engellemek olması mümkün değil. Bizim durduğumuz yerden o mecralar sadece birer web sitesi. Sistem, “Aaaa bu bağımsız haber sitesi. Bu ise değil” gibi algılamıyor bu mecraları.
Sistem birden fazla belirteci hesaba katarak bir sıralama yapıyor. Bu bahsettiğiniz platformlar bu belirteçlerden bazılarını karşılamıyor olabilir. Ayrıca belki de sistem bu sitelerin içeriklerini layık oldukları kadar ödüllendirecek şekilde verimli çalışmıyor. Bu da olabilir.
Ve sonra dediğim gibi… Belki de bir noktada “Vay be. Bu şaşırtıcı bir durum. Bunu beklemiyorduk” diyeceğiz.
Yani bu tür büyük değişikliklerde gerçekten bir şeylerin daha iyi gittiğini ve bazı noktalarda faydalı olduğunu biliriz. Çünkü öncesinden bunları test ederiz. Genel olarak bir gelişme sağlamıyorsa zaten o güncellemeyi piyasaya sürmeyiz. Ama bu tür niş bir alanda gerçekten de beklenmeyen bir sonuç ortaya çıkabilir ve “Bu ideal bir durum değil” diyebiliriz. Sonra da bu durumu gözden geçirerek bir karara varmaya çalışırız.
-Türkiye özelinde şöyle bir durum da var. Özellikle bu bağımsız yayıncıların büyük şirketler gibi bir mali yapısı yok. Dolayısıyla eğer burada SEO yapmak gerekliliği duyuluyorsa bunun için ayrıca ekipler kurmanın veya teknoloji ekipleri oluşturmanın altından kalkamayabiliyorlar. Bu da onları yarışta geriye düşürüyor.
Mecraların bulunmak için SEO yapmaları gerektiğini düşünmelerini istemiyoruz. Umarım, bu sözlerim amacımızım bu olmadığı konusunda sizi biraz rahatlatır. SEO konusunda halihazırda bir rehberimiz var. Sadece içeriğinize erişebildiğimizden emin olun. Bu da çok zor bir şey değil. Bunu yapıyorsanız çok da fazla şey yapmanıza gerek yok. Gerçi bazen insanlar bizi fark etmeden blokluyor. Bu da karşılaştığımız bir durum. İçeriğinize rahat bir şekilde erişebiliyorsak SEO için özel bir şey yapmanıza gerek yok.
Siz site haritalarından hoşlanmasanız da biz sizin yerinize bunu yapıyoruz. Belki sitelerde yapısal birkaç şeye dikkat etmekte fayda olabilir. O kadar… Bunun dışında okurlar için doğru içerikleri vermeye devam etmek yeterli.
Ayrıca şöyle düşünün: Bu son aksaklıklara kadar büyük şirketlerin SEO yapması o kadar da etkilemiyordu. Demek ki sorun SEO yapmamakta değil. Yaşanan şey bir sıralama değişikliği yapmamızla ilgiliydi ve bu değişiklik bir grup için belli türden belirteçleri karşılamayan içeriklerde sonuç vermedi.
Tekrar söylemek isterim: Bu anlattıklarım yaşanan durumun peşine düşmemizi engellemiyor. Bir şeyler yapılan değişiklikle uyum sağlamadı. Ama bu SEO yapmakla alakalı bir durum değil. İçeriğinizi doğru anlamak için bizlerin sürekli bazı değişiklikler yapması gerekiyor. Mesele bu.
SEO hiçbir anlam ifade etmiyor gibi bir şey de demiyorum. Yanlış anlaşılmasın. SEO’yu dikkate almakta fayda olabilir ama bir zorunluluk değil.
Kamuoyuna açık mektup: Google’ın yıkıcı ambargosunu protesto ediyoruz
Kaynak:Haber Merkezi