Gelir eşitsizliği alarm veriyor: Türkiye’de toplumsal huzur tehlikede!

Dünya Bankası’nın yayımladığı 2024 Yoksulluk ve Refah Raporu, küresel gelir eşitsizliği ve yoksullukla mücadelede ciddi bir duraklama yaşandığını gözler önüne serdi.

Türkiye özelinde değerlendirilen raporda, gelir adaletsizliğinin toplumsal huzura tehdit oluşturduğu belirtiliyor. Toplum Çalışmaları Enstitüsü Genel Sekreteri Çiğdem Gizem Okkaoğlu, bu sorunun çözülmemesi durumunda “toplumsal cinnet”in kaçınılmaz olacağını ifade etti.

Türkiye’de gelir eşitsizliği ve yoksulluk artmaya devam ediyor. Dünya Bankası’nın 2024 Yoksulluk ve Refah Raporu’na göre, küresel çapta yoksulluk ve gelir adaletsizliği pandemi sonrası dönemde daha da derinleşti. Raporda, dünya nüfusunun %8,5’inin aşırı yoksulluk içinde yaşadığı belirtilirken, Türkiye’de de ekonomik dengesizliklerin toplumsal huzuru tehdit ettiği vurgulanıyor.

TÜRK-İŞ’in Eylül 2024 verilerine göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 19.830 TL, yoksulluk sınırı ise 64.595 TL’ye ulaştı. Buna karşın asgari ücretin 17.002 TL olması, çalışan nüfusun yarısının bu tutarla geçinmek zorunda olduğunu gösteriyor.

Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nün verilerine göre, halkın %54,1’i ekonomiyi Türkiye’nin en acil çözülmesi gereken sorunu olarak görüyor. Enflasyon ve hayat pahalılığı ise %27,9 oranında yanıt buluyor. Genel Sekreter Okkaoğlu, gelir eşitsizliğinin derinleşmesinin sadece düşük gelirli kesimleri değil, toplumun bütününü tehdit ettiğini belirtiyor.

Çözüm önerileri ve uyarılar:

Okkaoğlu, gelir eşitsizliğini azaltmak için şunları öneriyor:

• Zengin ve yoksul arasındaki uçurumun kapatılması
• İşçilerin milli gelirden aldığı payın artırılması
• Sosyal yardımların kapsamının genişletilmesi
• Orta sınıfın ekonomik gücünün artırılması için eğitim ve sağlık yatırımları
• Gelir dağılımındaki eşitsizlik devam ederse, toplumsal huzursuzluklar ve sosyal çöküş kaçınılmaz olacak. Uzmanlar, kapsayıcı politikaların hızla devreye alınması gerektiği konusunda hemfikir.