Erken seçim çağrısı: Erdoğan’ın halleri endişe verici, iktidar güvenoyu almalı
Cumhurbaşkanı Erdoğan önceki akşam yine canlı yayındaydı. Biden ile görüşmesinde sadece deneyimsiz bir tercüman (Merve Kavakçı’nın kızı) olması eleştirilen Erdoğan’ın “Tercüman kadar taş düşsün başınıza” bedduası, Hazine Bakanı yaptığı damadı Berat Albayrak eleştirileri için kullandığı “Damat kadar taş düşsün başınıza” bedduasını da hatırlattı.
İFTİRA, KÜFÜR, HAKARET, RİYA VE BEDDUA
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Gecenin özetini çıkarmak gerekirse; iftira, küfür, hakaret, riya ve bedduadan başka bir şey duyamadık!” dedi. Erdoğan’ın son bir ayda sıklıkla canlı yayınlara katılmasını anket sonuçlarına bağlayan Kılıçdaroğlu, “Neden önemli bir toplantıda dışişleri yetkilisi yoktu’ diye soran halkımıza, ‘Başınıza taş düşsün’ dedi. Erdoğan’ın trolleri de paralelde küfürlü bir kampanya başlattılar. Saray’ın hali maalesef budur” dedi.
CHP lideri, Erdoğan’ın sözlerini ciddiye almadığını ancak endişe verici olduğunu söyledi. Erdoğan’ın ülkenin sorunlarına çözüm bulamadığını anlatan Kılıçdaroğlu, “Beceriksizliğinin yarattığı boşluğu küfürbaz trolleri doldurmaya çalışıyor. Görülüyor ki, canlı yayınlarını uyku ve öfke nöbetleri arasında geçiren Erdoğan, halkımızın yardım çağrılarına asla bir çözüm bulamayacak” dedi ve erken seçim çağrısı yaptı.
AKP TABANI APTAL DEĞİL
İYİ Parti Milletvekili Aytun Çıray, Erdoğan’ın “Türkiye toplu iğne üretemeyen bir ülkeydi. Toplu iğne üretemezken bugünkü hale geldik” ifadelerine tepki gösterdi: “Kendi tabanına doğru söylemiyor… Onlar o ne derse inanıyor, diyorlar. Çok ayıp! Kabul etmiyorum. AKP tabanı aptal değil.”
SİZ ÇAY ATARKEN BELEDİYELERİMİZ ALEVLERİN İÇİNDEYDİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, yangın ve sel felaketleri karşısında CHP’li belediyeleri işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Siz otobüs üzerinden millete çay atarken bizim belediyelerimiz alevlerin içindeydi. Allah’tan korkmuyorsanız kuldan utanın. Kaybettiğiniz itibarınızı, belediyelerimize saldırarak bulamazsınız. ‘Biz ne zaman bir ve beraber olacağız’ dedikten sonra belediyelerimizin emeğine iftira atmak Erdoğan’ın samimiyetsizliğidir” dedi.
ERDOĞAN
NE DEDİ?
"(Biden ile anlaşma iddiası) Önce bir şeyi çok açık, samimi konuşmam lazım. Hukukta bir kaide vardır, 'müddei iddiasını ispatla mükelleftir' Bu adam bunu nereden gördü, kim kendisine bunu sufle etti? Bu adam yalancı, bu adamın bugüne kadar doğru bir sözü var mı, yok. Olmayan bir şeyin iddiasını veyahut da onu savunmak, ortaya koymak… Söyledikleri tek şey var 'Orada Dışişleri yetkilisi yoktu.' Ne demek Dışişleri yetkilisi yoktu? İlla Dışişleri yetkilisinin olması mı lazım? Ben var mıyım orada, Dışişleri kime bağlı, bana bağlı. Ben kiminle konuşuyorum, Amerika'nın Başkanıyla konuşuyorum.
İşleri güçleri, kafayı takmışlar tercümanımıza. Yatıyorlar kalkıyorlar, 'Orada sadece tercüman vardı' diyorlar. Başınıza tercümanım kadar taş düşsün. Dürüst konuşun, bunu ispatla ben mükellef değilim sen mükellefsin. Eğer zerre kadar hukuk bilgin varsa, mademki böyle bir iddian var, bunu ispatlaman lazım. İspatla, ispat edemiyorsan o zaman özür dile. Ama bunlarda o karakter yok. Kalkıp işleri, güçleri 'Acaba Türkiye'nin uluslararası diplomasi ile yaptığı bu görüşmelerde ülkeyi nasıl küçük düşüreceğiz.' İşte bu tür yalanlar üzerinden ülkemizi, bu ülkenin Cumhurbaşkanını itham etmek ahlaksızlığın daniskasıdır ve bunlar da ahlaksızdır."