Eren Erdem'den Halk TV açıklaması: Kanalın iddialarının aksine "sansür uygulama ifadesi" yoktur
CHP’nin Halk TV ile anlaşmasını feshedilmesi ile gündeme gelen CHP Genel Başkanı Eren Erdem, Halk TV programcılarının ifadelerinin ardından açıklama yaptı. Erdem, "Halk TV ile kurumsal ilişkimiz sonlanmıştır. Cumhuriyet Halk Partisinin kurumsal kararları kişiselleştirilmemelidir. Halk TV’nin kj bölümüne “Eren Erdem sözleşmeyi feshetti” şeklinde ifadeler koyulması makul bir yaklaşım değildir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Eren Erdem, CHP’nin Halk TV ile anlaşmasını feshetmesinin ardından Twitter hesabından açıklamalarda bulundu.
Fesih yazısının altında imzası bulunması nedeniyle eleştirilen Erdem, “Bu sabahtan itibaren Halk TV’de başlayan yayınlar doğrultusunda açıklama yapmak zorunlu hale gelmiştir. Halk TV ile kurumsal ilişkimiz sonlanmıştır. Cumhuriyet Halk Partisinin kurumsal kararları kişiselleştirilmemelidir. Halk TV’nin kj bölümüne ‘Eren Erdem sözleşmeyi feshetti’ şeklinde ifadeler koyulması makul bir yaklaşım değildir” dedi.
Erdem şöyle devam etti:
Kurucu Parti olarak kurumsal kimliğimiz, merkez ve yerel temsilcilerimizi kapsar. Elbette Halk TV, program yapmak maksadıyla “her TV kanalı” kadar Belediyelerimizden yer tahsis talebinde bulunabilir. Bu tahsisleri gerçekleştirmekte bir beis yoktur. Ancak, kurumsal olarak ilgili programlara katılmak yahut katılmamak tercihimiz, medya tutum belgemiz doğrultusunda tümüyle partimizin inisiyatifindedir.
Partimizin yayınladığı genelge açıktır. Bu genelgede hiçbir koşulda Halk TV kanalının iddialarının aksine, "SANSÜR uygulama ifadesi” yoktur. Ajanslar, yayın organları ve benzer kuruluşlar ile reklam anlaşmaları yapmayı tercih etme yahut etmeme hakkımız saklıdır. Elbette ne sansür getiririz, ne yasaklarız. İletişim çerçevemiz budur.
Bu bağlamda; almış olduğumuz “tüm reklam ve canlı yayın hizmeti alımı anlaşmalarımızı sonlandırma” kararına oluşan tepkiden kaynaklı olduğunu düşündüğüm, gerçekle bağdaşmaz haberler doğru değildir. Halk TV'de çalışan basın emekçisi arkadaşlarımız kararımızın hedefi değildir. Türkiye'de bu kadar yakıcı gündem varken bu tartışmanın odağı haline gelmeyi uygun bulmuyor, halkımızın ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda çalışmaya devam ediyoruz.