Erdoğan: Daha cenazelerimiz bile kaldırılmadan koltuk kavgasına tutuşanları ne tarih unutacaktır
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin, “Daha cenazelerimiz bile kaldırılmadan koltuk kavgasına tutuşanları ne tarih unutacaktır ne de milletimiz affedecektir” ifadesini kullandı.
Erdoğan ayrıca “Bu süreçte kimin milletin derdiyle dertlendiği, kimin de sadece acının siyasetini yaptığı, istismar peşinde koştuğu bir kez daha ortaya çıktı” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremde yardım faaliyetlerinde görev alan belediyeler, arama kurtarma ekipleri ve depremzedeler ile bir araya geldiği iftar programında konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
“Bu sene Ramazan-ı Şerif'i buruk karşıladık. Sizler boş durmadınız. İlk andan itibaren gerek belediye başkanlarım gerek AFAD orada yerlerinizi aldınız. 11 ilimizi, ilçelerimizle beraber paylaştınız. Ne gerekiyorsa canla başla orada çalışarak depremzede kardeşlerimle hemhal oldunuz. Birileri birçok dedikodular uydurdu, yalanlar, fitne fesat çıkardılar. 50 bin insanımızı kaybettiğimiz bu deprem afetinde sizler durmadınız, koşturdunuz. Kalıcı konutlar inşallah 1 yıl içerisinde onları tamamlama vaadimiz var. Bayrama kadar köy evlerinin bir kısmını teslim edeceğiz. Köy evleri ile ilk hamleyi atmış olacağız.
Bu deprem bölgesinde çadır kentler kurduk. Konteyner kentler kurduk. Bunlarla kalmadık. Prefabrik konutlar kurduk. Bunlar öyle rastgele olan işler değildi. Bir taraftan da köy evleri ve kalıcı konutlara başladık. Bizim bunlar için zaten birilerinden iane beklememize gerek yok. Biz bunları ispat etmiş bir iktidarız. Biz bunları Bingöl'de, Van'da, Elazığ'da gösterdik. Malatya'da, Kütahya Simav'da gösterdik. Biz bunları İzmir'de gösterdik. Nasıl söz verdiysek o takvim içerisinde konutları teslim ettik. Bütün bunlarla beraber aynı şekilde bu sözlerimizi yerine getirmeye devam ediyoruz. Bizim derdimiz başka.
Bay bay Kemal Zat ve yavrucukları online sistem olmaz dediler. Peki biz Covid'de yapmadık mı online derslerini. Uçaklarımızı seferber ettik. Aldık onları naklettik. Biz dertliyiz. Bizim bu millete aşkımız var. Yurtlarımız müsait. Online sisteme geçersek 850 bin o yurtlarda iskan edebileceğimiz imkanımız var. Herkes de bundan memnun kaldı. Şu anda o yurtlara gittiğimizde oradaki vatandaşlarımız bize teşekkür ediyor. Allah sizlerden razı olsun diyorlar. Ama biz yine geldiğimiz yere dönelim diyorlar. Ne demek tabii ki geldiğiniz yerlere döneceksiniz, ama hazırlıklarımızı bitirelim.
Kimi çevrelerce ısrarla yürütülen devlet yoktu tezviratın doğru da, hakkaniyetli de, hatta iyi niyetli de olmadığını düşünüyoruz. Depremzedelerimize yardımcı olmak yerine ilk geceden itibaren sosyal medya mecralarından devletin kurumlarına iftira atanları maşeri vicdana havale ediyoruz. Cumhurbaşkanı olarak ilk andan itibaren kabine üyesi arkadaşlarımın hepsini deprem bölgesine sevk ettim. Onlar da ekipleriyle beraber orada, Allah kendilerinden razı olsun, çalışmaya başladılar. AFAD niçin kuruldu? İşte bu işler için kuruldu. AFAD ilk andan itibaren her şeyiyle bölgede yerini aldı. Sağlık Bakanlığı bütün imkanlarıyla bölgede yerini aldı. Ne dediler 'su yok' dediler. Biz her şeyi söyledik. 'Aman kullanma suyuyla içmeyi birbirine karıştırmayın'. Kullanma suyu ayrı, içme suyu için de biz TIR'larla binlerce TIR içme suyu gönderdik bölgeye.
Bu süreçte kimin milletin derdiyle dertlendiği, kimin sadece acının siyaseti yaptığı, sadece istismar peşinde koştuğu bir kez daha ortaya çıktı. Daha cenazelerimiz bile kaldırmadan koltuk kavgasına tutuşanları ne tarih unutacaktır ne de milletimiz affedecektir. 11 vilayetimizi 14 milyon nüfusu etkilemesi, çetin kış şartları tabii ki işimizi güçleştirdi. İlk bir iki gün gecikme ve aksaklıklar yaşanmıştır. Devletin tüm kurumları, belediyeleri, sivil toplum kuruluş ve gönüllülerinin seferber olduğuna elini vicdanına koyan herkes şahittir. Konforlu ofislerinden ahkam kesenler başka dünyalarda yaşasa da depremzedelerimiz samimi çabalarımızı yakından biliyor.
Toplam 272 bin kamu görevlilerimiz depremde yer aldı. Gönüllülerle 500 bin insan bölgeye yardıma koştu. Son ana kadar arama kurtarma çalışmalarımızı sürdürdük. Her bir insanımıza ulaşmak, bir canı daha kurtarmak için mücadele ettik. Hepimizi gözyaşlarına boğan sayısız mucizeye de şahitlik ettik. Hamdolsun binlerce insanımızı yaralı olarak kurtarmaya başardık. Sizlerin şahsında tüm arama kurtarma ekiplerimize milletim adına teşekkür ediyorum. Gecenin zifiri karanlığına, kışın ayazına, şiddetli yağmurlara rağmen siz hiçbir zaman vazgeçmediniz. Kendi canınızı tehliyeke atma pahasına bize bu mutlulukları yaşattınız.
Asrın felaketine karşı yürüttüğümüz mücadelenin kahramanlarından biri de şu anda aramızda olan belediyelerimizdir. Diğer partilere mensup belediyelerden de gayretle çalışanlar olduğunu da biliyoruz. Belediyelerimizin envanterlerinde ne kadar iş makinası, arama kurtarma aracı, itfaiye aracı, personeli varsa afet bölgesine gönderdik. Özel sektöre ait iş makinalarını kiralamak suretiyle illerimize sevk ettik. Belediyelerimiz depremden etkilenen belediyelerle kardeşlik köprüsü kurdular.”