Ekoloji örgütleri Meclis’te: Kömürden 2030 yılına kadar ‘adil çıkış’ istiyoruz
Türkiye’nin farklı kentlerinde ekoloji örgütleri, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler Seçimleri öncesinde, mevcut kömürlü termik santrallerin 2030 yılına kadar kademeli olarak kapatılmasını talep eden bildirisini Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yaptıkları ziyaretlerde partilerle paylaştı.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve Saadet Partisi ile yapılan görüşmelerde kömür madenciliği ve kömürlü termik santraller nedeniyle bölgede yaşayanların ya köylerini terk ettiği ya madene inmek zorunda kaldığı ya da kirli hava soluyup kirli gıda tüketerek hastalandıkları belirtildi.
2030 hedefi
Görüşmelerde, kömürün vadesinin dolduğuna dikkat çekilerek toplumun gerçek enerji ihtiyacına yönelik bir enerji dönüşümünün 2030’a kadar mümkün olduğu ifade edildi.
Görüşmelerde ‘‘Kömürden Adil Çıkış: Hedef 2030’’ bildirisi ve Türkiye’deki kömürün mevcut durumu ve dünyadan adil geçiş örneklerinin yer aldığı bir bilgi notu, Muğla Çevre Platformu, Çanakkale-Çan Çevre Derneği, Elbistan Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu, Ege Çevre Platformu, Çevre ve Tüketici Koruma Derneği, İklim İçin 350 Derneği, Temiz Hava Hakkı Platformu temsilcilerinden oluşan bir heyet tarafından parti temsilcileriyle paylaşıldı.
‘‘Kömürden Adil Çıkış: Hedef 2030’’ ortak bildirisindeki talepler şöyle:
Mevcut kömürlü termik santraller bugünden başlayarak 2030 yılına kadar kademeli olarak kapatılsın.
Yeni kömür santralleri ve kömür madenleri için verilmiş izinler istisnasız iptal edilsin.
Kömür madeni genişletmeleri durdurulsun.
Kömür arama çalışmaları durdurulsun.
Kömür madenlerinde ve termik santrallerde çalışan tüm emekçiler özlük haklarını ve geleceklerini güvence altına alacak programlarla desteklensin.
Kömür bölgelerinde yaşanan ağır ekolojik yıkım ve buna bağlı insan sağlığındaki ve yerel ekonomideki çöküşün onarılması için etkilenen tüm ekosistemleri ve halkı kapsayan iyileştirme programları hayata geçirilsin.
Krizlere karşı dirençli bir toplumu inşa etmek için şirketlerin çıkarlarını değil, kamu yararını, bilimi önceleyen politikalar geliştirilsin.
Heyet yarın da Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) ve diğer partilerle görüşecek.