"Devlet koruması altındaki çocuklar 40 günlük tarikat kampına yollandı!" iddiası
İstanbul'da devlet koruması altındaki çocukları 40 günlük tarikat kampına yollandığı öne sürüldü.
Sol Haber'in haberine göre, İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü sorumluluğundaki Çocuk Evlerinde kalan devlet korumasındaki çocuklar, tek bir kamu görevlisinin bile refakati olmaksızın, Mutlu Yuva Derneği’nin düzenlediği 40 günlük eğitim kampına alındı. Bu dernek, Nur Cemaati’nin bir kolu olan Suffa Vakfı’yla ilişkili.
Kamp, 3 Temmuz–11 Ağustos tarihleri arasında, yine bir dini cemaate ait olan, Güngören ilçesinde faaliyet gösteren Özel Gündüzalp Erkek Öğrenci Yurdu’nda gerçekleştiriliyor. Mutlu Yuva Derneği tarafından seçilen ve gelecek dönemde “abilik sorumluluğu” verebilecekleri gençlere odaklanan “yaz kampı”, hiçbir kamu denetiminden geçmeden sürüyor.
Erkek çocuklara özel
Derneğin din eğitimi içerikli kampının cemaatin iç kaidelerine dayalı medrese eğitimi şeklinde planlandığı anlaşılıyor. Duyurularında sadece erkek çocuklara yönelik düzenlendiği belirtilen kamptan soL’un edindiği fotoğraflarda, bu durum açıkça görülüyor.
Erzurum’un Oltu ilçesinde Suffa Vakfı'na ait bir erkek öğrenci yurdunda 2011-2014 yılları arasında idareci olarak görev yapan Mehmet Sıddık Çiçek isimli kişi, iki erkek öğrenciyi taciz etmekten suçlu bulunmuştu.
Derneğin arkasında AKP’li isim ve vali yardımcısı var
Mutlu Yuva Derneği'nin yönetim kurulu başkanı birkaç dönem AKP Erzurum milletvekilliği yapan Muzaffer Güzelyurt, yönetim kurulu üyelerinden biriyse Bitlis Merkez Vali Yardımcısı Abdülkadir Yazıcı.
CHP karşı çıkmıştı
Geçen yıl İstanbul’da AKP’li Tuzla belediyesi, dört ila 14 yaşındaki korunmaya muhtaç ve kimsesiz çocuklar için ‘yaşam merkezi’ açılması için Mutlu Yuva Derneği’yle protokol imzalamıştı.
Belediye meclisinden geçen protokole CHP grubu olarak ret oyu verdiklerini ifade eden meclis üyesi Ülkü Sakalar, itiraz gerekçelerini şöyle anlattı: “Yandaş bir dernek bu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, Çocuk Esirgeme Kurumu’nun kontrolü altını altında olması gereken, 5395 sayılı çocuk koruma kanunun kapsamındaki çocukların ne olduğu belirsiz bir derneğe emanet edilmesi olacak iş değil. Çocukları bu şekilde yandaşlara, cemaatlere, dernek ve vakıflara emanet etmenin sonuçlarını görüyoruz.”