Depremde yıkılan Tutar Apartmanı davasında sanıklar 28 günde tahliye edildi
Adana’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 63 kişinin yaşamını yitirdiği Tutar Apartmanı’nda zemin kattaki dairede yaptırdıkları tadilatın binaya zarar verdiği gerekçesiyle tutuklanan Bekir Baloğlu ve oğlu Osman Baloğlu, "'konutu terk etmeme'" adli kontrol tedbiriyle tahliye edildi.
Adana’da, 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan ve 63 kişiye mezar olan "'Tutar Apartmanı'" davasının dördüncü duruşması Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 5 Temmuz'da görülmüş ve duruşma 22 Kasım 2024'e ertelenmişti.
Tutar Apartmanı davasında bugün yeni bir gelişme yaşandı. Sanık avukatının tutukluğu yaptığ itirazı Adana 4. Sulh Ceza Hakimliği değerlendirdi. Hakimlik, 28 gün tutuklu kalan sanıklar Bekir Baloğlu ve oğlu Osman Baloğlu hakkında tahliye kararı verdi. Kararda, şu ifadelere yer verildi:
"Tutuklu şüpheliler Bekir Baloğlu ve Osman Baloğlu'nun üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, dosya içerisinde bulunan Alfa Yapı ve Zemin Mekaniği raporu ile Çukurova Üniversitesi bilirkişi raporunda şüphelilere kusur izafe edilmediği için şüpheliler hakkında yeterli şüphenin olmadığından bahisle öncesinde Cumhuriyet Başsavcılığınca takipsizlik kararı verildiği, şüphelilerin aşamalardaki savunmalarında binayı satın aldıktan sonra kolon kesmediklerini ve esaslı bir tadilat yapmadıklarını beyan ederek 2 yıldan kısa bir süre bina maliki olarak bulundukları ve binanın 21 Eylül 2020 tarihinde Ozan isimli bir kişiye devrettikleri, dosya kapsamında bulunan müştekiler ile bilgi sahipleri beyanlarında binanın birden çok kez farklı tarihlerde depremden önce de farklı kişiler ve şirketler tarafından tadilatının yapıldığının belirtildiği, yine dosya içerisinde bulunan Çukurova Üniversitesi bilirkişi raporunda şüphelilere açıkça kusur atfedilmediği, Karadeniz Teknik Üniversitesi raporunda da açıkça şüpheliler Bekir Baloğlu'nun ve Osman Baloğlu'nun binada kolon kesme ve esaslı bir şekilde tadilat yaptığına dair tespitin bulunmadığı ancak tadilat yapan kişiler hakkında genel bir değerlendirme yapıldığı, şüpheli Bekir Baloğlu'nun dosya içerisinde belgelendirilen sağlık sorunlarının bulunduğu, şüphelinin kronik viral hepatit B rahatsızlığının bulunduğu, şüphelilerin sabit ikametgah sahibi oluşu, tutuklulukta geçen süre, kaçacağı veya delilleri karartacağı şüphesini uyandıran somut olguların bulunmaması, tutuklamadan beklenen amaca adli kontrol tedbirleri ile ulaşılabilecek olması ile dosya içerisinde kuvvetli suç şüphesinin bulunmadığı hususları ve delillerin büyük oranda toplanmış oluşu, suç vasfının lehe değişme ihtimali de dikkate alındığında tahliye talebinin her iki şüpheli yönünden ayrı ayrı kabulüne, şüpheliler hakkında verilen Adana 3. Sulh Ceza Hakimliği'nin tutuklama kararının kaldırılmasına, şüphelilerin başka bir suçtan tutuklu veya hükümlü değilse derhal salıverilmesine, Şüpheliler hakkında 5271 sayılı CMK 109 maddesi gereğince adli kontrol altına alınmasına, şüphelilerin CMK'nın 109/3-A maddesi uyarınca yurt dışına çıkışlarının yasaklanmasına, şüphelilerin CMK'nın 109/3-J maddesi uyarınca konutu terk etmemelerine karar verildi."
"16.5 aydır sesimizi duyuramadık"
Tutar Apartmanı'nda yakınını kaybeden müşteki avukatı Gülsüm Özdoğru, kararı ANKA Haber Ajansı'na değerlendirdi:
"16.5 ay boyunca aynı şeyleri söyledik biz. Bu alt kattaki "tadilatları araştırın, soruşturun" dedik. 16.5 ay boyunca 4 bloklu sitede sadece biri yıkıldı, üçü ciddiye alınacak bir hasar dahi almadıysa bunun sebebi "malzeme kalitesizliği" olamaz dedik. Sesimizi duyuramadık. Çukurova Üniversitesi'nden gelen bilirkişi raporunda bu tadilatlarla ilgili tek bir cümle yer alıyor; "kolon kesimi iddiası eldeki fotoğraflar ve projelere göre ispatlanamamıştır." Ancak 16.5 ay sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden bir rapor geldi; "zemin ve birinci katlarda 14 Aralık 2021 tarihli gayrimenkul değerleme raporunda yapıldığı tespit edilen ağır tadilat ve değişikliklerden sorumlu olan kişiler asli kusurludur. Bu kişilerin Osman ve Bekir Baloğlu olduğu elimizdeki fotoğraflarla sabit. Biz savcılığa sesimizi duyuramadık ama şüpheli müdafilerinin tek bir talebiyle tahliye kararı çıktı.
Dolayısıyla bu adamlar salınacak ve sevdikleriyle vakit geçirmeye devam edecekler. Bu kararı kabul etmiyoruz ve karara itiraz edeceğiz. Bu kararı veren Adana 4. Sulh Ceza Hakimliği ve Çukurova Üniversitesi bilirkişi heyeti hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Bize tekrar tekrar 6 Şubat'ı yaşatıyorlar. Allah hepsinin belasını versin.''
Kaynak:ANKA