Depremde 64 kişi hayatını kaybetmişti: Binayı yapan şirket hisselerini devretti
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, Maraş merkezli depremlerde yalnızca C bloku yıkılan Tutar Yapı Sitesi hakkındaki birleştirme talepli iddianameyi geçtiğimiz günlerde tamamladı. Adana 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Bekir Baloğlu ve oğlu Osman Baloğlu tutuklu olarak yargılanıyor. Asli kusurlu olduğu ifade edilen fenni mesul hakkında ise kırmızı bültenle arama kararı bulunuyor. Osman ve Bekir Baloğlu’nun sahibi olduğu Adana Park Vadi Turizm Otelcilik İnşaat Sanayi Ticaret şirketi hisselerinin hem depremden sonra hem de soruşturma sonrasında devredildiği ortaya çıktı. Resmi kayıtlara göre 63 kişinin öldüğü binanın yargılama süreciyle ilgili konuşan avukat Gülsüm Özdoğru, “İnsanlar ölmüş ve kimse suçlu değil” diyerek tepkisini dile getirdi.
Yakınlarına devretmişler
Gazete Duvar'dan Osman Çaklı'nın haberine göre, Adana Park Vadi Turizm Otelcilik İnşaat Sanayi Ticaret şirketinin sahibi olan Osman ve Bekir Baloğlu, açık kaynaklarda yer alan bilgilere göre depremden hemen sonra şirket hisselerinin bir kısmını yakınlarına devretti. Soruşturmanın başlaması sonrasında da aynı devir işlemi yapıldı. Baloğlu şirket hisselerini 500 biner lira karşılığında Zeynep, Şeyma, Yusuf Baloğlu ile Osman Kılınç’a devretti.
Özdoğru sanıkların mal kaçırdığını, inceleme yapılması gerektiğini ifade ederek yetkililere seslendi.
‘Malzemeler karşılaştırılsın istedik’
Raporlara göre binanın yapımında kullanılan beton kalitesi C5. Ancak mevzuatlara göre C14 seviyesinde olması gerekiyordu. Raporlar, zeminle ilgili bir sorun olmadığına işaret ediyor. Öte yandan sitenin altında dükkanları bulunan Osman ve Bekir Baloğlu’nun aynı binadan aldıkları daireler arasındaki duvarları kaldırıp tadilat yaptıkları belirtiliyor.
Eksper raporunda da durumun ‘sabit’ olduğunu söyleyen Özdoğru, “Sitenin yapımına aynı zemin üzerinde, aynı zamanda başlanıyor ancak bir tek bizim blok yıkıldı. Şu anda yaşadıklarımızın ceza hukukuyla ilgisi yok. İnsanlar ölmüş ve kimse suçlu değil! Ortadaki tablo bu. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin raporları var. Onlar da uzaktan inceleme yapıyorlar. Savcılık depremden sonra numune almış. Çok fazla demir kullanıldığını söylüyordu herkes ama raporlara göre C5, C7 seviyesinde beton kullanılmış. Dönemin mevzuatları C14 olmasını şart koşuyordu. Biz diğer bloklardan numune alınması talebinde bulunduk ama kabul edilmedi. Malzemeler karşılaştırılsın istedik. Dört bloklu siteden sadece biri yıkılıyorsa burada bir sorun olmalı değil mi?” diye konuştu.
Osman ve Bekir Baloğlu neden tutuklu?
Dosya kapsamında Osman ve Bekir Baloğlu 13 Haziran’da tutuklanıp 28 gün sonra serbest kalmıştı. Baba-oğul geçtiğimiz 19 Temmuz’da yeniden tutuklandı. Osman ve Bekir Baloğlu’nun kim olduğunu ve neden sorumlu olduklarını Özdoğru şöyle anlattı: “Tutar Yapı Sitesi’nin altındaki dükkanları satın alan kişilerdi. Sonra Bekir Baloğlu’na ait FM İnşaat tabelası astılar oraya. 2020 yılında siteden daire de aldılar ve alt kat ile üst katı birleştirme tadilatına başladılar. Eksper raporuyla da durum sabit. Proje dışı tadilat yapılmış. Üst katta 7 adet duvarın eksik olduğu raporlara yansıdı. Bunlar tadilatı yaparken şikayet edildiler. Hilti seslerinden insanlar evde duramıyorlardı. Bir apartman toplantısında tartışma da çıktı bu konuyla ilgili. Amcam da şikayetçi olanlardan biri. Yani en az 15 kişi şikayetçi oldu. Osman ve Bekir Baloğlu, belediyeye şikayet edildiklerini söylediler. ‘Sonra belediyeden gelip baktılar ve tadilata devam ettik’ diyorlar. Ancak belediye şikayet kaydı olmadığını söylüyor. KTÜ’nün raporu bizim söylediğimiz her şeyi doğruluyor. Sonra ne olduysa savcılık iddianameyi düzenledi ve 7. Ağır Ceza Mahkemesi yeniden tutuklanmasına karar verdiler.”
64 kişi öldü
Binada ölenlerden birinin hamile olması nedeniyle resmi kayıtların aksine ölü sayısının 64 olduğunu sözlerine ekleyen Özdoğru, “Bu insanların nasıl öldüğünü, hakime de sanıklara da izletmek istiyorum. Kaçma tehlikesi olduğunu görüyoruz, onlarca dosyada kaçak var. Ona rağmen serbest bırakılıyorlar. 22 Kasım’a kadar da tutuklu olacaklar. Umut ediyorum ki bundan sonra oradan çıkamayacaklar. Ben ilk soruşturmada KYOK kararı veren savcılık ve Çukurova Üniversitesi’nde hazırlanan rapor hakkında suç duyurusunda bulunacağım” dedi.
‘Zengin birini dosyaya ekletmek istiyorlar’
Osman ve Bekir Baloğlu’nun avukatı, 19 Temmuz’da görülen duruşmada “Müştekiler dosyaya zengin birini eklenmesini istemiştir. Müvekkillerin binanın yıkılmasında herhangi bir kusurları yoktur” ifadelerini kullandı. Bekir Baloğlu da yapılan tadilatla ilgili şikayet edildiklerini söyleyerek, ancak basit tadilat yaptıklarını savunmuştu. Belediye ise bir şikayet olmadığını belirtti. Baloğlu üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmediklerini kayda geçirdi. Bekir Baloğlu aylık gelirinin 25 bin TL olduğunu da açıklamıştı.
Kaynak:Gazete Duvar