DEM Parti, Meclis'te siyasi parti turuna başlıyor!
PKK lideri Abdullah Öcalan'ın örgüte silah bırakma ve kendini feshetme çağrısının ardından DEM Parti, siyasi parti turuna çıkma kararı aldı.
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, "Siyasi parti turlarına haftaya başlayacağız. Cumhur İttifakı bileşenleri de içinde olacak" ifadesini kullandı.
Meclis muhabirleri ile bir araya gelen Hatimoğulları ve Bakırhan, Abdullah Öcalan’ın PKK’ya yönelik, “Silah bırakma” çağrısının ardından başlayan süreçle ilgili merak edilen soruları yanıtladı.
"Öcalan’ın çağrısı SGD’yi kapsıyor mu?”
Hatimoğlulları ve Bakırhan, “Öcalan’ın çağrısı SGD’yi kapsıyor mu?” sorusu karşısında, metinde SGD'nin geçmediğini vurguladı. Metinde geçmeyen bir ifadeyi söyleme yetkilerinin bulunmadığını kaydeden eş genel başkanlar, “Öcalan PKK'ye bir çağrı yaptı. Geri kalan şey onları tasarrufudur. Bizim yapabileceğimiz şey ise barış için demokratik adımlarım atılması için destek olmak. Bugün Kürt sorununun çözümü için yol alınması elbette Suriye ve Irak'ı da etkileyecektir” değerlendirmelerinde bulundu.
Hatimoğulları ve Bakırhan’ın gazetecilerin sorularına verdiği yanıtlarda, şunlar öne çıktı:
Türkiye’de demokratik siyaset derken yalnızca Kürt sorununu mu tarif ediyorsunuz?
Türkiye’de diğer meseleler gündemde yok, arka kapı diplomasisi yürütülüyor algısı yaratılıyor. Böyle bir şey yok. Bu süreç başarıya ulaşırsa yalnızca Kürtlerin demokrasi taleplerini öne almıyoruz. Hem DEM Parti, hem de sürecin kendisi Türkiye’nin demokratikleşmesini öngörüyor. Bu süreç, demokratikleşme sürecidir. İlerleyebilmesi için Türkiye’deki hukuksuz uygulamaların son bulması gerekiyor.
Bir adım atıldı, önemliydi, destekliyoruz. Henüz çağrının gerekleri yapılmamışken yeni şeyler icat ediyorlar. Bu süreç demokrasi olsun diye yapılıyor. Zehirli, tehdit eden bir dil, bu sürece yapılmış en büyük zarardır. Türkiye’nin demokratikleşmesi için bir kapı aralanmış. Bu süreçte herkesi samimiyete davet ediyoruz.
Bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bir talebiniz olacak mı?
Öcalan'ın mektubunda oldukça geniş anlamlar var. Yasal ve hukuki zeminin olmadığı gelişmeler hep negatif sonuçlanmış. Ama yasal ve hukuki zeminlerde bu süreçler hep barış ile sonuçlanmıştır. Bu dönemde Abdullah Öcalan kendi de söyledi. PKK'yi bir tek kendisi feshedebilir. Örgütüyle temas kurabilmelidir. Rahat bir çalışma ortamına kavuşturulmalıdır.
Eşit yurttaşlık hakkı temelinde bir adım atılması gerekiyor. Bugüne kadar en basit insan hakkı talebinde bile terör yaftası kullanıldı. PKK silah bırakıldığında oradakiler nereye gidecektir? Bunlar hep yanıtlanması gereken sorulardır. İnfaz yasasından tutun da kayyum meselesine kadar en temel demokratik haklar... Hiçbir masanın pazarlık konusu olamaz bunlar. Bunların zaten bu süreçte doğal olarak hayata geçmesi gerekir.
Siyasi parti turları olacak mı?
Siyasi parti turlarını yapacağız. Bu turda Cumhur İttifakı bileşenleri de olacak. Ancak henüz bunu detaylı planlamış değiliz.
Kaynak:Haber Merkezi