CHP'li Özgür Çelik, İstanbul İl Başkanlığı adaylığını açıkladı
CHP Bahçelievler İlçe Başkanı Özgür Çelik, 27 ilçe başkanıyla birlikte CHP İstanbul İl Başkanlığı'na aday olduğunu açıkladı.
14 Mayıs seçimlerinden sonra başlayan değişim tartışmalarının sürdüğü CHP'de ilçe kongrelerinden sonra il kongreleri süreci başladı. CHP'nin en çok üyesinin ve delegesinin olduğu İstanbul'da İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, kongrede aday olmayacağını açıklamıştı.
CHP İstanbul İl Başkanlığı için resmi olarak adaylığını ilk açıklayacak isim Bahçelievler İlçe Başkanı Özgür Çelik oldu. Çelik, yaptığı açıklamada, "CHP İstanbul İl Başkanlığına adaylığımı resmen açıklıyorum" dedi. Çelik’in CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda düzenlediği toplantıya çok sayıda milletvekili, ilçe başkanı ve partililer de katıldı. Kalabalığa seslenen Çelik, 100’üncü yaşında olan partinin tarihsel önemine vurgu yaptı.
Çelik, şöyle konuştu:
Kuvayımilliyecilerin bağımsızlık sevdalılarının partisi, Cumhuriyet Halk Partisi 100 yaşında. Saltanatı kaldıran, egemenliği millete veren, bizlere bu güzel Cumhuriyeti armağan eden Cumhuriyet Halk Partisi 100 yaşında. Kadınlara seçme, seçilme hakkına tanıyan, tüm vatandaşları hukuk karşısında eşit kılan, eğitim reformlarıyla çağdaş Türkiye’yi biçimlendiren Cumhuriyet Halk Partimiz 100 yaşında. Ülkemizi büyük atılımlarla kalkındıran, bu topraklarda çok partili demokrasiyi kuran partimiz 100 yaşında. Anadolu’yu sosyal demokrasiyle tanıştıran; özgürlük, eşitlik, dayanışma, emeğin üstünlüğü ve emeğin hakça bölüşümünün yılmaz savunucusu Cumhuriyet Halk Partimiz 100 yaşında. Ülkemizin ve partimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyorum. 100’üncü yılımız kutlu olsun.
Bugün 68 kuşağı öğrenci hareketi liderlerinden Taylan Özgür’ün katledilişinin yıl dönümü. Tam bağımsız Türkiye mücadelesinde yaşamından vazgeçenlere, Denizlere selam olsun. 100 yıl önce aydınlanma meşalesini yakan Cumhuriyet Halk Partisi, parti içi demokrasiyi ülkemizde yaşatan yegane partidir. Birçok siyasi parti, yönetim kademelerini lider sultasıyla belirlerken Cumhuriyet Halk Partisi, mahallelerde sandığı kurarak delegelerini seçiyor. Seçilen delegeler ilçe başkanlarını, il başkanlarını, yönetim kademelerini ve genel başkanı seçiyorlar. Bugün televizyonlarda partimizin kongre ve kurultay süreçlerini tartışarak CHP’yi zayıflatmaya çalışanlar şunu iyi bilmelidir. Asıl tartışılması gereken, lider sultasıyla yönetilen partilerdir. Asıl tartışılması gereken hem ülke yönetiminde hem de parti yönetiminde tek kişi tarafından alınan kararlardır. Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri, parti içi demokrasiyi yaşatmaya devam edecektir. Hatta parti içi demokrasiyi güçlendirmek adına kadınların ve gençlerin siyasal alandaki varlığını artırmak için sesini yükseltmeye devam edecektir.
Parti örgütleri ön seçim, dönem kuralı ve karar alma süreçlerine etkin katılım konularında sesini yükseltmeye devam edecektir. Partimiz bugünlerde yaşadığımız kongre ve kurultay süreçlerinden güçlenerek çıkmak zorundadır. Partimiz, bu ülke için hayati bir ihtiyaçtır. Partimizin hedefleri için mücadele eden her birimiz bu topraklarda umudu yeniden aşılamak zorundayız. Bu bağlamda Cumhuriyet Halk Partisi’nin yöneticileri olarak tarihi sorumluluğumuzun farkındayız. Ne yazık ki 2023 seçimlerini kazanamadık. Çok inandığımız, çok yaklaştığımız bir seçimi kazanamadık. 20 yılı aşkın süredir demokrasimizi zedeleyen, toplumu kutuplaştıran, özgürlükleri sınırlandıran, ülkemizin zenginliklerini bir avuç insana aktararak zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapan iktidara ve bu düzene son veremedik.
"İktidar yolculuğunu sil baştan başlatacak enerjimiz var"
29 Mayıs sabahından itibaren ilçemde mahalleleri ve sokakları ziyaret ettim. Konuştuğum her yaş ve kesimden vatandaşta gördüm ki komşularımda bir umutsuzluk hakim. Gördüm ki bu ülkenin birlikte ve güçlü olmasını isteyen vatandaşları, makul ve sağduyulu yurttaşları umutsuz. Bilinmelidir ki Cumhuriyet Halk Partisi yöneticileri olarak bizler, ekseriyetle bunun bilincindeyiz. Bilinmelidir ki halkımızın bu sonucu kabullenemediğinin farkındayız. Partimize ve muhalefete umut bağlayan milyonlarla öz eleştiri vererek yeniden kucaklaşmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Görevlerimizin ve sorumluluklarımızın farkındayız. Bunun için asla mücadeleden vazgeçmeyeceğiz ve çok çalışacağız. Cumhuriyet Halk Partisi olarak 100 yıllık birikimimizle bu topraklarda umudu yeniden yeşertecek gücümüz var. Halkımızın hayal kırıklığını giderecek, yeniden iktidar yolculuğunu sil baştan başlatacak enerjimiz var. Bunu İstanbul’dan başlayarak Türkiye’ye yayacak gücümüz var.
3 büyük medeniyete başkentlik yapmış kadim şehrimiz İstanbul, ülkemizde ekonominin, ticaretin, kültürün, sanatın merkezi. Ülkemizin nüfusunun dörtte biri İstanbul’da yaşıyor. Bu ülkede üretimin merkez üssü İstanbul. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında yeniden başlatacağımız çoğulcu demokrasi mücadelesine güç vermek için İstanbul var. Biz varız. Demokrasi, özgürlük, adalet, yargı bağımsızlığı, özgür üniversiteler, özgür basın, yoksullukla mücadele için biz varız. Bu güzel ülkenin çocuklarına, gençlerine, kadınlarına eşit, özgür, yaşanılır bir hayat sunmak için biz varız. Unutmayalım, İstanbul’dan yakılacak bir meşale tüm Türkiye’deki demokrasi mücadelemize ışık olacaktır. 2019 seçimlerinde Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun öncülüğünde kurulan ittifakla bunu gerçekleştirdik. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu yönetiminde İstanbul, 4 yılda daha özgür, daha adil, daha yeşil bir şehir hâline geldi.
İBB salgında, ekonomik krizde, derinleşen yoksullukla mücadelede ailelere desteğin merkezi oldu. İBB, bu şehrin tarihinde ilk kez çocuk kreşleriyle çocukların yanında oldu. Anneleri ücretsiz ulaşım imkânına kavuşturarak kadınların yanında oldu. Barınma krizinde açtığı yurtlarla, verdiği burslarla, istihdam ofisleriyle gençlerin yanında oldu. İBB, ‘askıda fatura’ ile dayanışma belediyeciliğinde dünyaya ilham oldu. İstanbul’da yeşil alanlar imara açılmak yerine yaşam vadilerine, kent ormanlarına dönüştürüldü. İstanbul’un altyapı sorunları çözülerek sel taşkınlarının su baskınlarının önüne geçildi. İstanbul trafiğine metro ve raylı sistem yatırımlarıyla çözümler üretiliyor. Üstelik İBB, bunları tüm engellemelere, baskılara, yasaklamalara rağmen gerçekleştiriyor. İstanbul halkı vergilerinin karşılığını hizmet olarak almaya devam ediyor.
"İstanbul'u yeniden kazanacağız"
Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na uyduruk davalar açanlar, İl Başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu’na uyduruk davalarla siyaset yasağı getirenler, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na trajikomik davalarla siyaset yasağı getirmeye çalışanlar şunu çok iyi bilmelidir. Baskılarınız, yasaklarınız, engellemeleriniz bizi durduramaz, yıldıramaz. Büyükşehir Belediye Başkanımızı durduramaz. 2019’da elde ettiğimiz tarihi İstanbul zaferimizi 2024’te yeniden perçinleyeceğiz. İstanbul’u yeniden kazanacağız. Meclis çoğunluğunu sağlayacağız. Tüm engellemeleri ortadan kaldıracağız. Bunu gerçekleştirmek için örgüt yapımızı güçlendireceğiz. Mahallelerin, gençlerin, kadınların sesi il başkanlığında her daim duyulacak. İl-ilçe başkanlıkları arasındaki iletişimi ve bağı güçlendireceğiz. İlçe başkanlığı makamını güçlendireceğiz. İlçelerimizin maddi manevi sorunlarına köklü ve kalıcı çözümler üreteceğiz. Üye sayımızı katlayarak artıracağız.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerimizle örnek olacak uyumlu bir süreç yöneteceğiz. Bunu örgütümüzün tüm kademeleriyle, ilçe başkanlarımızla, belediye başkanlarımızla, kadın kollarımızla, gençlik kollarımızla, meclis üyelerimizle, mahalle birimlerimizle, tüm yönetim kadrolarımızla hep birlikte gerçekleştireceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında hep birlikte yakacağımız aydınlanma meşalesine destek olmak içim Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Başkanlığı’na adaylığımı açıklıyorum. Sosyal medyada çok yazılıp çiziliyor, kimin adayı diye. İlçe başkanlarımızın, il delegelerimizin, kadın kollarımızın, gençlik kollarımızın, örgütümüzün, Gezi’ye özgürlük diyenlerin, Berkin’imize (Elvan), Ali İsmail Korkmaz’a adalet isteyenlerin, tutuklu gazetecilere, siyasilere özgürlük diyenlerin, doğa ve çevre katliamlarına dur diyenlerin, baskıcı otoriter iktidardan bunalmış, yeni, özgür ve demokratik bir hayat isteyen kesimlerin adayıyım.
"Partimizin makus talihini kırarak iktidar yolculuğunda nefer olmak için adayım"
Büyükşehir Belediye Başkanımızın adil, yeşil ve yaratıcı İstanbul yürüyüşüne destek olmak için adayım. İlçe belediyelerimizin başarılı çalışmalarına destek vermek için adayım. 43 senedir iktidar olamamış partimizin makus talihini kırarak çıkacağı iktidar yolculuğunda bir nefer olmak için adayım. Demokratik Türkiye mücadelemize omuz vermek için adayım. Bu duygu ve düşüncelerle partimizi ve ülkemizi kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’, Milli Mücadele kahramanımız, demokrasi mücadelemizin kahramanı İsmet İnönü’ye, ‘Biz milliyetçiliği sokak duvarlarına değil, Kıbrıs’ın topraklarına, Ege’nin deniz yataklarına, Batı Anadolu’nun haşhaş tarlalarına yazdık’ diyen Bülent Ecevit’e, adalet yürüyüşçüsü Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na, 6 yıla yakın zamandır görev yapan il başkanımıza ve yönetimine, beni adaylaştıran ilçe başkanlarımız ve il delegelerimize, açıklamamıza katılarak desteğini esirgemeyen milletvekillerimize, Parti Meclisi üyelerimize, kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza, mahalle birimlerimize, sivil toplum kuruluşu temsilcilerimize, muhtarlarımıza, tüm örgütümüze ve siz değerli basın emekçilerimize sonsuz ve yürekten teşekkür ederim. 8 yaşında bir çocukken Anadolu’dan bir çift kara lastikle geldiğim bu kadim şehrin il başkanlığı adaylığı onurunu bana yaşatan tüm yol arkadaşlarıma sonsuz ve yürekten teşekkür ederim.”