Antakyalı depremzede o anları ağlayarak anlattı: Taşı kaldırmaya korktuk alttakini ezeriz diye hiçbir şey yapamadık
6 Şubat depremlerinin ardından tam bir yıl geçti. Hatay’da yaralar hala sarılmadı. Depremin yıldönümünde, konuşan Antakyalı Meri Hüseyinoğlu, deprem anını ve sonrasında yaşanılanları anlattı. Hüseyinoğlulları, depremden sonra Hatay’a yardım gitmediğini belirterek “Taşı kaldırmaya korktuk alttakini ezeriz diye hiçbir şey yapmadık. Ben elimi uzatıp arkadaşımı, oğlunu, diğer arkadaşımı çekemdim oradan” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Hatay’a yönelik sözlerine de tepki gösteren Hüseyinoğlu, “Biz bu memleketin evladı değil miyiz? Sana oy versem de vermesem de sen devletsen, bana bakmakla mecbursun” dedi.
“Biz bu memleketin evladı değil miyiz?”
Hatay’a bir senedir yardım gelmediğini dile getiren Hüseyinoğlu, “Şehrimiz olduğu gibi yıkık kaldı. Bir senedir gelmediler. Kimse gelmedi. Yukardakiler boş konuşuyor. Hiçbir şey yapmadılar bize. Üzerine de cumartesi günü tehdit aldık. Böyle bir şey olmaz. Biz bu memleketin evladı değil miyiz? Sana oy versem de vermesem de sen devletsen, bana bakmakla mecbursun. Burası cennet gibi bir yerdi. Burası cennetin bir parçasıydı” şeklinde konuştu.
“Taşı kaldırmaya korktuk alttakini ezeriz diye hiçbir şey yapmadık”
Depreme evde yakalandığını dile getiren Hüseyinoğlu, “Allah’tan binamızdan çıkabildik. Aşağı inince olayın vahametini daha çok gördük. Gün ışımadı o gün. O gün bundan daha kötü bir gün olmadı. Hatta birbirimize hep sorarız biz pazartesi ne yaptık Antakya’da? Hiçbirimiz bilmiyoruz. Bir enkazdan bir enkaza koştuk. Çünkü canlarımız oradaydı, sesleri geliyordu. Ama hiç kimse yoktu bizden başka. Taşı kaldırmaya korktuk alttakini ezeriz diye hiçbir şey yapmadık. Ben elimi uzatıp arkadaşımı, oğlunu, öbür arkadaşımı çekemdim oradan. Onun sıkıntısını yaşıyoruz hepimiz” dedi.
“Ben daha bununla yüzleşmedim, daha bu olayı kabul edemdim”
Depremden sonra çocuklarının yanına Ankara’ya geçtiğini belirten Hüseyinoğlu daha sonra tekrardan Hatay’a geldiğini belirterek, “Ankara’ya bile sığamadık. Ben üç hafta önce ameliyat oldum. Doktoruma tek şartım vardı beni 6 Şubat’ta Antakya’da olacak şekilde hazırla. Ben burada olmalıyım. Ben daha bununla yüzleşmedim, daha bu olayı kabul edemdim. Ölülerimi kabul edemedim. Her an arkadaşlarımı bir yerlerde arıyorum. Bir sürü ölenimiz var onların öldüğünü kabul etmiş değiliz. Arkadaşlar Antakya çok kötü” şeklinde konuştu.