İkinci elde favori hurda araçlar

ÇİP krizine bağlı sıfır otomobil tedarikinde yaşanan problemlerle birlikte herkes talebin 2.el pazarına kayacağını düşünürken, gerçeğin hiç de öyle olmadığı resmi rakamlarla bir kez daha ortaya çıktı. EBS Danışmanlık’ın hazırladığı eylül ayı raporuna göre 2. el otomobil pazarı son 12 ayın 11 ayını düşüşle geçirdi. Bu 2. el pazarında tarihi bir düşüş olarak kayıtlara geçti. Eylül ayında yüzde 7,9 kayıpla 596 bin adede gerileyen 2. el otomobil pazarı ilk 9 ayı ise yüzde 22,2 kayıp ve 3,9 milyon adetle tamamladı. Yani sıfır otomobillere paralel 2. elde fiyatlar artmasına rağmen pazar daralıyor.

Spot Değil Karaborsa

2. el pazarına ilişkin resmi rakamlar ortaya çıkınca, “Tüm sıfır araçlar galeriler tarafından alınıp, fahiş fiyatla satılıyor” iddialarının ise ne yazık ki doğru olmadığı da ortaya çıktı. Bugün sıfır satılan bir aracın çok kısa süre içinde 2. elde satılması olayına ‘Yeni Aracın 2. Ele Düşme Döngüsü’ ya da sektörel adı ile ‘Spot’ diyoruz. Bu konuya 2015 yılından bu yana kafa yoran ve katkı sağlayan EBS Danışmanlık Genel Müdürü Erol Şahin, “Geçen yıl özellikle yılın ikinci yarısında pandemi etkisinde oluşan mesafeli ulaşım isteği ve düşük kredi fırsatı ile patlayan yüksek talep bir anda piyasada spottan ziyade karaborsaya kapı açmıştı” yorumunu yapıyor. O dönemi hatırlarsınız; bakkal, manav, kasap bile çok kârlı diye otomobil alıp satmaya başlamıştı.

Spot Oranı Yüzde 10'a Düştü

2020 yılının ilk 9 aylık döneminde sıfırdan ikinci ele döngü oranının 75 bin adet olduğu bilgisini paylaşan Şahin şunları söyledi:
“Yani satılan yaklaşık 330 bin sıfır otomobilin yüzde 22,69’u bahsettiğimiz spot satışlardan daha doğrusu karaborsadan oluşmuştu. Bu sayı yıl bitiminde ise 145 bin 406 adetle yüzde 27,91 noktasına ulaşmıştı. Oysa bugün tedarik sıkıntısının had safhada hissedildiği pazarda ise oran 35 bin 991 adet ile yüzde 10,64 seviyesinde seyrediyor. Yani neredeyse satılan tüm otomobillerin birileri tarafından alınıp fahiş fiyatla satılıyor iddiası ise gerçeği tam olarak yansıtmıyor. Ne yazık ki oluşturulan bu algı, veriyi elinde tutan, düşen alım gücüne ve pahalılığa suçlu arayan kamu yönetimini bile gaza getirerek, sektörü suçlu ilan etmesine neden oldu.”

DÜŞEN İKİNCİ EL PAZARINDA SATIŞLARIN YARISI HURDA

9 ay sonunda satışları düşen 2. el otomobillerin yaşı ise Türkiye’de gerçek anlamda halkın alım gücünü ortaya koyuyor. Satılan 3.9 milyon adet 2. el otomobilin yüzde 81,64’ü 5 yaş ve üstü, yüzde 54,79’u ise 10 yaş üstü araçlardan oluştu. Ama işin daha vahimi 15 yaş üstündeki otomobillerin payının yüzde 30’a ulaşması. Yani Türkiye’de satılan her 100 ikinci el otomobilin 30 tanesi hurda statüsündeki araçlardan oluşuyor. Sonuç olarak sektör son dönemde çok büyük bir sınav veriyor. Çip krizine bağlı tedarik sıkıntısı bir taraftan fırsatçıları öne çıkartırken, daralan ekonomi de özellikle ikinci el pazarını aşağı çekiyor. Merkez Bankası’nın faiz indirimiyle birlikte kurlarda oluşan yukarı yönlü hareket önümüzdeki günlerde zaten yüksek olan sıfır ve ikinci el otomobil fiyatlarını daha da artıracak gibi görünüyor. Gerçekten zor bir süreç bizi bekliyor.

OTOMOTİV PAZARINDA DARALMA HIZLANIYOR

GLOBAL otomotiv sektörünün yaşadığı çip krizinin etkileri her geçen gün artarken, yaşanan olumsuz gelişmeler Türkiye’yi doğrudan ilgilendiriyor. Özellikle son aylarda sıfır otomobil talebine karşı yeterli araç tedariki yapılamaması, pazarda ilk yarı yaşanan yükselişin yerini aşağı yönlü düşüşe bırakmasına yol açtı. Eylül ayında sıfır otomobil satışları yüzde 39,1 düşerken, ekimde de benzer kaybın yaşanması bekleniyor. Sektör yetkilileri ekim ayında yine tedarik sıkıntılarına bağlı olarak toplam satışın 56.500 ila 58 bin 500 arasında olacağını öngörüyor. Bu da 94 bin adedin üzerinde satış yapılan Ekim 2020’ye göre %40 civarında daralma anlamına geliyor. 10 ay sonunda ise geçen seneye göre büyüme yüzde 5’e kadar gerileyecek. Ocak-Ekim 2020’de 588 bin araç satılırken, bu yıl büyük ihtimalle bu sayı 615 bin adede ulaşacak. Son 2 ayda büyümenin yerini daralmaya bırakması bekleniyor.

1.9 MİLYON MELEZ LEVANTE

İTALYAN Maserati’nin elektrifikasyon stratejisinin önemli adımlarından biri olan Levante Hybrid modeli Türkiye’de 1 milyon 931 bin TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu. Hibrit (melez) motor teknolojisini, V6 benzinli motorun performansı ve dizel motorun yakıt tüketimiyle buluşturan Levante, yüksek performansla birlikte yakıt tasarrufuna odaklanıyor. 330 beygir güç ve 450 Nm tork üreten Levante Hybrid, V6 benzinli ile eşdeğer; dizel versiyondan ise daha yüksek beygir gücü üretiyor ve 0’dan 100 km/s hızlanmasını 6 saniyede tamamlıyor. Levante Hybrid, ülkemizde 1.931.366 TL’lik başlangıç fiyatıyla satışa sunuluyor.

EFSANE YÜZDE 220 ÖTV'YLE GELECEK

ALMAN Mercedes’in en ikonik modellerinden biri olan 70 yaşındaki SL sonunda tamamen yenilendi. Tepeden tırnağa güncellenen 7’nci jenerasyon AMG SL, adından da anlaşılacağı üzere artık sadece AMG versiyonuyla satılacak. AMG SL’in kaputu altında ilk etapta çift turbo 4.0 litre V8 ünite karşımıza çıkıyor. Bu ünite SL 55 versiyonunda 469 beygir güç ve 700 Nm tork üretirken, SL 63 versiyonunda ise 577 beygir güç ve 800 Nm tork sunuyor. 577 beygirlik motor 3.6 saniyede 100 km hıza ulaşıyor. Bu arada önümüzdeki yıl modelin hibrit versiyonu da gelecekmiş. 2022 yılı ortasında Türkiye’de de satışa sunulması beklenen aracın fiyatı motor hacmi 2 litreden 3 litreye çıktığı için ciddi oranda artacak. Çünkü araç 3 litre motorla %220 ÖTV dilimine girecek.