Hakan Kara, iki kısıta dikkat çekti: Bunlar devam ettikçe Merkez Bankası'nın enflasyonla mücadelede işi zor
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) eski baş ekonomisti ve Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Hakan Kara, Merkez Bankası'nın Enflasyon Raporu'na ilişkin yaptığı değerlendirmede, resmi faizde üst sınır olduğunu ve büyümede yavaşlamaya tahammül olmadığını belirterek "Bu iki kısıt devam ettiği sürece merkez bankasının enflasyonla mücadele konusunda işi zor" diye yazdı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) yılın üçüncü enflasyon raporunda geçiş dönemi olarak gördüğü 2023 enflasyon tahminini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e, dezenflasyon dönemi olarak gördüğü 2024 enflasyon tahminini yüzde 8,8’ten yüzde 33’e çıkardı. Raporda, istikrar döneminin başlangıcı olarak gördüğü 2025 yılı için tahminini yüzde 15 olarak açıkladığı belirtildi.
Bu durumu sosyal medya hesabından değerlendiren Hakan Kara, enflasyon raporunun iki kazanının piyasa ekonomistleri ve Merkez Bankası çalışanları olduğunu belirtirken, kaybedenin ise uzun süre yüksek enflasyonla mücadele edecek sabit gelirliler olduğuna dikkat çekti.
Kara, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
"Bugünkü enflasyon raporuna bakınca para politikasına dair iki temel siyasi kısıtın devam ettiği izlenimini ediniyorum:
1) Resmi faizde üst sınır var
2) Büyümede yavaşlamaya tahammül az
Bu iki kısıt devam ettiği sürece merkez bankasının enflasyonla mücadele konusunda işi zor
TCMB basın toplantısına dair ilk izlenimim: Yapılan analizler önceki döneme göre daha gerçekçi ve konuşmanın teknik içeriği belirgin bir şekilde güçlenmiş.
TCMB döviz kurundan enflasyona geçiş tahminlerini paylaşmış. Yıllık yüzde 25 oranını düşük bulsam da geçiş katsayısının 2018 yılından sonra belirgin arttığı tespiti önemli.
Raporda çıktı açığı (kırmızı) bir türlü negatife gitmiyor, yani 2024 yılında büyüme yüzde 4, 2025 yılında yüzde 4,5 civarında öngörülmüş. Soru şu: bu durumda iki yıl içinde enflasyon %58'den % 15'e nasıl inecek?
TCMB'ye önerim, faizlerin yeterince yüksek olmadığına dair kaygıların sürebileceği bu geçiş döneminde, yapılan düzenlemelerin parasal sıkılık üzerindeki net etkisini gösteren bir finansal koşullar endeksi yayınlamaya başlaması."