Ali Babacan, Erdoğan’ın faiz sessizliğiyle ilgili: Erdoğan gibi bir ekonomistin ne düşündüğünü insanlar merak ediyor

Ali Babacan, Erdoğan’ın faiz sessizliğiyle ilgili: Erdoğan gibi bir ekonomistin ne düşündüğünü insanlar merak ediyor
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, faiz artırımından sonra sessiz kalmasını, doğru bulmadığını söyleyerek Erdoğan'ı, "Seçimlerden bu yana 8 ayda 8 kez faiz artırmak doğru bir şey mi, değil mi?" sözleriyle eleştirdi.DEVA...
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, faiz artırımından sonra sessiz kalmasını, doğru bulmadığını söyleyerek Erdoğan'ı, "Seçimlerden bu yana 8 ayda 8 kez faiz artırmak doğru bir şey mi, değil mi?" sözleriyle eleştirdi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 26 Ocak Cuma günü Yalova’da bir basın toplantısı düzenledi. Yaptığı konuşmada Merkez Bankası’nın faiz artırımı, Gazze’de yaşanan katliama değinen Ali Babacan’ın konuşmasından başlıklar şöyle:

“Madem tek yetkilisin, çıkıp açıklayacaksın”

“Sayın Erdoğan gibi bir ekonomistin ne düşündüğünü insanlar merak ediyor arkadaşlar. Tutumunu açıklamadığı sürece de bu ülkede güven oluşmaz. Öyle kaçak güreşmek yok ya. Öyle yok. Madem tek yetkilisin, çıkıp açıklayacaksın. Evet, ben yanlış yapmışım, bugünkü doğru diyeceksin.”

“Bu faiz artışlarını Sayın Erdoğan destekliyor mu, desteklemiyor mu?”

“Seçimlerden bu yana 8 ayda 8 kez faiz artırmak doğru bir şey mi, değil mi? Bu faiz artışlarını Sayın Erdoğan destekliyor mu, desteklemiyor mu? Tık yok, ses yok, dikkat edin. Koskoca ülke, 85 milyon insan, onun kararlarıyla açlık, yoksulluk yaşarken, bu sorulara cevap vermesi gerekiyor ya: Hangisi doğru?”

“‘Hata yapmışım, doğrusu buymuş’ demeyecek misiniz?”

“7 senedir dayattığınız bu tezin sebep olduğu bu tabloyla hiç yüzleşmeyecek misiniz? Koskoca millet,85 milyon izliyor. Ben soruyorum kendisine, ‘Hata yapmışım, doğrusu buymuş’ demeyecek misiniz? Faiz artışı doğru bir şey mi, yanlış bir şey mi? Bakın çok basit bir şey soruyorum ya buradan, Yalova’dan, bu salondan kendisine soruyorum: Doğru mu, yanlış mı?”

“‘Van minüt’ demek için neyi bekliyor?”

“Gazze’de insanlar ölmeye devam ediyor arkadaşlar.25 binden fazla insan katledildi dedim ya, bunun 10 binden fazlası çocuk. Sayın Cumhurbaşkanı, diplomatik, siyasi yolları daha fazla kullanmak için, Gazzelilerin sesi olmak için, bu drama son verdirmek için, ‘Van minüt’ demek için neyi bekliyor acaba? Neyi bekliyor?”

“Gazze’de yaşanan katliamla ilgili ne konuşuldu?”

“ABD Dış İşleri Bakanı Blinken 20 gün önce İstanbul'daydı, değil mi? Bu görüşmede Gazze’de yaşanan katliamla ilgili ne konuşuldu, onlara ne söylediniz, onlar size ne söyledi? Bu görüşmeden hangi sonuçları aldınız ya? Görüşmede, İsveç’in NATO üyeliği dışında başka bir konu var mıydı?Gazze işgaliyle ilgili önümüzdeki takvim nedir, bu işin çözümüyle ilgili plan program nedir, bir şey duydunuz mu, bir açıklama duydunuz mu? Yok.”

“Konuşmamın başından bu yana Gazze’de iki çocuk daha öldü”

“Şu konuşmamın başından bu yana ortalama hesaplara göre Gazze’de iki çocuk daha öldü, biliyor musunuz? Çünkü her on dakikada, savaşın çıktığı günden bu yana, her on dakikada bir çocuk öldü. Konuşmam herhalde 20 dakika olduysa hesap ortada. Ortalamalara göre iki çocuk daha öldü. Gerçekten çok üzülüyoruz. Ülkenin itibarını düşürenler, ülkenin ekonomisini zayıflatanlar bunun sorumlusudur diyoruz.”

“Konuş konuş, netice yok”

“O ‘Van minüt’ meselesi 2009’du, unutmayalım. Türkiye’nin ekonomik gücünün, siyasi gücünün,diplomasi gücünün zirvede olduğu dönemdi. Bu arkadaşınızın dış işleri bakanı olduğu dönemdi. Siz ülkenin o ekonomik gücüyle, uluslararası itibarının verdiği güçle o lafı edebiliyordunuz. Bugün ne oluyor? Konuş konuş, netice yok.”

“Deprem gerçeğini kabullenmekle, ona somut önlemler almak iki farklı şey”

“99 depreminden bu yana tam 25 yıl geçti. Ağustos’ta tam 25 yıl oluyor. Unutmayacağız.Çarpık kentleşme devam ediyor mu Yalova’da, o gün bugündür? Herkes kafasını sallıyor. Denetimsizlikler, imar afları, kontrolsüz yapılan binalar devam ediyor mu? Evet, bütün salon evet diyor. Kentsel yenilenme yavaş mı? Yavaş. Evet arkadaşlar, deprem gerçeğini kabullenmekle, ona somut önlemler almak, planlar yapmak, çözümler üretmek iki farklı şey.”

“Bu seçim, hükümete bir sarı kart gösterme seçimidir”

“Yerel seçimler de hükümete uyarı için çok önemli bir fırsat olacak. Eğer merkez hükümetten memnun değilseniz, iktidar yanlışlar yapıyor diyorsanız, bu seçim ‘Aklını başına al’ deme seçimidir. ‘Yanlış yoldasın, yaptıklarından memnun değilim’ deme seçimidir. ‘Seni uyarıyorum’ deme seçimidir. Yani aslında arkadaşlar, bu seçim, hükümete bir sarı kart gösterme seçimidir.”

 

Öne Çıkanlar