Washington Post: Türkiye'deki özgür ve adaletsiz seçimler küresel bir eğilime işaret ediyor
ABD'nin saygın yayınlarından The Washington Post gazetesi için bir yazı kaleme alan gazeteci ve siyaset yorumcusu Fareed Zakaria, "Türkiye, küresel bir trende işaret ediyor: Özgür ve adaletsiz seçimler" dedi.
'Pek çok kişinin Türkiye'deki seçimleri muhalefetin kazanmasıyla dünya çapında liberal olmayan demokrasiye yönelimin kırılabileceğini umduğunu' aktaran Zakaria, "Fakat belki de hepimiz yanlış yönlendirilmiş, özgür seçimlerin cazibesiyle baştan çıkarılmış, nihayetinde halkın iradesine güvenmiştik. Esasında, geçtiğimiz hafta sonu Türkiye'de olan, liberal olmayan demokrasinin son ve rahatsız edici yükselişini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Astronomik enflasyon, ekonomik felaket
Erdoğan'ın seçimi ilk turda kazanamadığını, fakat rakibi Kılıçdaroğlu'ndan fazla oy aldığını kaydeden Fareed Zakaria, "Ülkenin astronomik enflasyon oranlarıyla birlikte ekonomik bir felaket yaşadığı düşünüldüğünde bu, sersemletici bir durum. Seçim aynı zamanda hükümetin çok kötü performans sergilediği depremden aylar sonra gerçekleşti" gözlemini paylaştı.
İmamoğlu'na yerel mahkeme tarafından verilen siyaset yasağını da hatırlatan Zakaria, "Türkiye'deki siyasi oyun alanı, Erdoğan'ın lehine. Devlet, destekçilerine hesapsızca para harcıyor ve ülke medyası körü körüne hükümet yanlısı. Türkiye'deki büyük medya varlıkları, Erdoğan yanlısı iş insanlarınca alındı" dedi.
30 binden fazla 'cumhurbaşkanına hakaret' davasının bulunduğunu hatırlatan Zakaria, Erdoğan hükümetinin 'bağımsız kurumları kontrolü altına aldığını, sivil toplumun soruşturma ve gözetim ile karşı karşıya olduğunu ve ülkede zaman zaman Twitter'ın engellendiğini yazdı.
'Liberal olmayan demokrasilerde sıradaki inovasyonun' ne olduğunu da anlatan gazeteci Fareed Zakaria, bu 'inovasyonu' şu sözlerle tarif etti: "Seçilmiş devlet başkanları ve başbakanlar, kendilerine rakipleri karşısında yapısal avantajlar sağlayan yasaları geçirmek için çoğunluklarını, destekçilerine fayda sağlamak içinse hükümet fonlarını kullanıyor. Bağımsız medya gruplarına vergi ya da düzenleyici davalar açıp gazeteci ve sivil toplum örgütlerini soruşturuyorlar. Bağımsız kurumları ve mahkemeleri iktidar partisinin uyumlu kolları haline getiriyorlar. Sonra da 'özgür' seçimler yapıyorlar."