Uluslararası yardım kuruluşlarından İsrail'e tepki: ABD'nin ültimatomunu görmezden geldi

İnsani yardım kuruluşları, bugün sona ermesi gereken “30 gün içinde Gazze’ye gerekli tıbbi ve gıda yardımlarının girmesine ilişkin ABD ültimatomunun” ilk olarak 13 Ekim'de İsrail’e verildiğini ve taleplerinin neredeyse hiçbirinin karşılanmadığını belirtti. İsrail'in ABD’nin bu ültimatomunu başarıyla gerçekleştirememesi halindeyse, ABD’nin hangi yaptırımları uygulayacağı henüz belli değil.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin tarafından imzalanan ABD ültimatomu, İsrail'den her gün en az 350 kamyon dolusu gıda ve tıbbi malzemenin Gazze'ye girişine izin vermesini, bölgeye beşinci geçişi açmasını, yardım gruplarının Gazze'nin kuzeyine erişimini sağlamasını ve Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) faaliyetlerini engelleyecek yasaları durdurmasını içeriyordu.

İsrail, pazartesi günü yaptığı açıklamada, ABD'nin taleplerinin çoğunu karşıladıklarını ve Gazze'ye beşinci geçişin birkaç gün içinde açılacağını, ancak UNRWA'ya karşı yasalarını uygulamaya devam edeceklerini bildirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, geçen hafta yaptığı açıklamada, İsrail'in bazı ilerlemeler kaydettiğini ancak ABD'nin koşullarını karşılamak için daha fazlasını yapması gerektiğini söylemişti.

İsrail iddiaları reddediyor

İsrailli yetkililer, yardımların kasıtlı olarak kısıtlandığı suçlamasını reddederken, insani yardım kuruluşlarını yardımların dağıtımını organize edememekle suçladı. BM yardım kuruluşları ise, devam eden çatışmaların ve kanunsuzluğun Gazze tarafında yardım toplamayı ve dağıtmayı zorlaştırdığını söylüyor.

Uzmanlardan Gazze için kıtlık uyarısı

Küresel gıda güvenliği uzmanları, Gazze'nin kuzeyindeki bazı bölgelerde kıtlık yaşanabileceği uyarısında bulundu. İsrail'in resmi rakamlarına göre Gazze'ye ulaşan gıda yardımı miktarı aralık ayından bu yana en düşük seviyeye geriledi. İsrail kontrol noktalarından bölgeye bu ay şimdiye kadar sadece 8 bin 805 ton gıda yardım geçebildi. Mercy Corps ABD politika ve savunuculuk kıdemli direktörü Katy Crosby, “Gazze'deki insani felaket, yardımın sistematik olarak engellenmesi, acımasız bombardıman ve sivillerin korunmasındaki endişe verici başarısızlığın bir sonucudur” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı

Washington henüz İsrail'in buna tam anlamıyla uyup uymadığına ilişkin resmi bir açıklama yapmazken; ABD Dışişleri Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın önceki gün üst düzey bir İsrailli yetkiliye İsrail'in attığı adımların sahada gerçek bir iyileşmeye yol açması gerektiğini söylediğini belirtti. ABD'nin İsrail'i insani durumu iyileştirmeye nasıl teşvik edeceği sorusu üzerine Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vedant Patel, “Yeni bir politika ya da yeni bir değerlendirme sunmayacağız ancak İsrail hükümetiyle görüşmelerimizi sürdüreceğiz” dedi.

Blinken'ın İsrail'e yapılan askeri yardımı azaltmama kararı

ABD medyasının iki ABD'li yetkiliye dayandırdığı haberlerine göre, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Gazze'deki insani durum nedeniyle İsrail'e yapılan askeri yardımı azaltmama kararı aldı. Bunun nedeninin İsrailli yetkililerin, son dakikada verdikleri bir taviz olduğu belirtilirken; İsrailli yetkililer, Gazze'de belirlenen “insani yardım bölgesinin” genişletildiğini, aşırı kalabalığı kısmen hafifletebilecek ve kış yaklaşırken yerinden edilmiş bazı insanların kıyıdan uzaklaşmasına izin verebilecek iç bölgelerin eklendiğini duyurdu.

İsrail'in şiddetli saldırıları sürüyor

Gazze'deki yardım yetkilileri, 13 aydır süren savaşta 2,3 milyonluk nüfusun yüzde 80'inden fazlasının yerinden edildiği ve binaların üçte ikisinden fazlasının yıkıldığı ya da hasar gördüğü bölgedeki durumu “kıyamet” olarak nitelendirdi. Filistinli sağlık yetkililerine göre, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları bu hafta da devam ederken, aralarında iki çocuk ve bir kadının da bulunduğu en az 14 kişi hayatını kaybetti.

İsrail ordusu, geçen ay Gazze'nin kuzeyinde büyük bir operasyon başlatarak üç kasabayı kuşatmış, sivillerin tahliyesini emretmişti. İsrail askeri yetkilileri, ''bölgede yeniden toplanan Hamas militanlarıyla mücadele ettiklerini'' söylemişti.