ABD Başkanlık yarışında son günler: Avrupa, Trump’ın yeniden seçilmesinden kaygılı

ABD Başkanlık yarışında son günler: Avrupa, Trump’ın yeniden seçilmesinden kaygılı
Demokratların başkan adayı Kamala Harris ve Cumhuriyetçilerin başkan adayı Donald Trump, ABD başkanlık seçimi yarışının son günlerine girerken, Avrupa, Trump'ın yeniden seçilmesinin kıta güvenliğine etkisinden endişe ediyor.

Ukrayna ve Avrupa'nın güvenliği söz konusu olduğunda pek çok Avrupalı yetkili, önceki döneminde çalkantılı transatlantik ilişkiler, NATO'ya yönelik geçmişteki sert eleştirileri ve Kiev'in Rusya'nın işgaline karşı verdiği mücadeleye yönelik ikircikli bakış açısı nedeniyle Trump'ın 5 Kasım'daki seçimi kazanmasından endişe duyduklarını belirtti.

Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg, “Güney Idaho'daki bir çiftlikte söylenen yarım bir cümle Porto'dan Helsinki'ye herkesi paniğe sevk ediyor” diyerek Avrupalıları güvensizlik duygusunu beslememek için sakin olmaya çağırdı. Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb da uluslararası sonuçları nedeniyle “hepimiz seçimlerin bitmesini bekliyoruz” dedi.

Avrupa’daki pek çok ülke, iç siyasi sorunlar ile uğraşıyor. Pek çok siyaset uzmanlara göre, özellikle göçmen sorunları ve aşırı sağın yükselişi gibi konular, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u zorluyor. Kıta genelinde de kamu maliyesinin sıkışık durumda olduğu söyleniyor. Rusya yanlısı popülist partiler, son aylarda Avrupa Parlamentosu, Avusturya ve Doğu Almanya’da seçim başarıları elde etti.

Avrupalı yetkililer, Trump'ın 'öngörülemez' olmasından endişeli

Üst düzey Avrupalı yetkililer, Trump'ın 2017-2021 yılları arasındaki ilk döneminde öngörülemez olduğunu belirterek, Trump’ın olası bir zaferinden sonra ABD’nin Ukrayna’ya yönelik yardımlarına devam edip etmeyeceği konusunda endişelerini dile getirdi.

Trump, 5 Kasım'da kazanması halinde daha göreve gelmeden savaşı bir günde bitirebileceğini söylemiş ancak bunu nasıl yapacağını ise belirtmemişti.

ABD'nin Ukrayna'ya yaptığı yardım miktarını eleştiren Trump, Devlet Başkanı Volodimir Zelensky'i defalarca “dünyanın en büyük satıcısı” olarak nitelendirirken, bu ay Zelensky’i, savaşın başlamasına yardımcı olmakla suçladı. Trump, “Bu ona yardım etmek istemediğim anlamına gelmiyor çünkü o insanlar için çok kötü hissediyorum” diye ekledi.

Trump’ın tekrar seçilmesi halinde Avrupalıların, Ukrayna'yı ABD'nin ani politika değişikliğinden koruyacağını umdukları başlıca önlem ise, dondurulmuş Rus varlıklarından elde edilen karlarla 50 milyar dolarlık G7 kredisi.

Harris'in seçimi kazanması halinde, Ukrayna'yı desteklemeye devam etmesi ve gerilimi tırmandırmaktan kaçınması bekleniyor. Putin’i sert bir dille eleştiren Harris, kazanması halinde Kiev in savaştan galip çıkması ve adil bir barışa ulaşması için çalışacağını söyledi ancak detaylı bir Ukrayna stratejisi ortaya koymadı.

Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in zafer olarak gördüğü Ukrayna savaşının sona ermesinin Putin’i bir NATO ülkesine saldırma konusunda cesaretlendirebileceği ileri sürüldü. Putin ise, bir NATO ülkesine saldırma niyeti olmadığını belirtti.

Trump'ın sözcüsü Leavitt'ten açıklama

Trump'ın seçim kampanyası sözcülerinden Karoline Leavitt, “Başkan Trump görevdeyken NATO güçlüydü, Ukrayna'da savaş yoktu ve Orta Doğu istikrarlıydı. Donald Trump, Amerika'nın gücüyle dünya barışını yeniden tesis edecek ve Avrupa ülkelerinin ortak savunmamız için adil paylarını ödeyerek Amerikan vergi mükellefleri üzerindeki haksız yükü hafifletmelerini sağlayacak” dedi.

Avrupa’daki pek çok ülke, iç siyasi sorunlar ile uğraşıyor. Pek çok siyaset uzmanlara göre, özellikle göçmen sorunları ve aşırı sağın yükselişi gibi konular, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u zorluyor. Kıta genelinde de kamu maliyesinin sıkışık durumda olduğu söyleniyor. Rusya yanlısı popülist partiler, son aylarda Avrupa Parlamentosu, Avusturya ve Doğu Almanya’da seçim başarıları elde etti.

Trump AB'nin yeterince Amerikan ihracatı almadığı eleştirdi

Ancak Donald Trump, Avrupa Birliği'nin (AB) yeterince Amerikan ihracatı almadığını eleştirerek, 5 Kasım seçimlerini kazanması halinde AB’nin “büyük bir bedel ödemek” zorunda kalacağını söyledi. Trump, “Arabalarımızı almıyorlar. Tarım ürünlerimizi almıyorlar. Amerika Birleşik Devletleri'nde milyonlarca ve milyonlarca araba satıyorlar. Hayır, hayır, hayır, büyük bir bedel ödemek zorunda kalacaklar” dedi.

Trump ayrıca, tüm ülkelerden yapılan ithalata yüzde 10, Çin'den yapılan ithalata ise yüzde 60 gümrük vergisi getirme sözü verdi. Ekonomistler, bunların dünya genelinde tedarik zincirlerini vuracağı, muhtemelen misillemeyi tetikleyeceği ve maliyetleri artıracağı konusunda uyardı.

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar