Türkiye yıllık tüm kaynaklarını bitirdi: Barajda sular çekilmeye başladı
Yaz aylarında aldığı göçle birlikte nüfusu artan Mersin'de kuraklık ve su kıtlığı uyarısı yapıldı. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Sinan Can, suyun canlılar için hayati önem taşıyan ve ekosistemin olmazsa olmaz temel taşlarından birisi olduğunu belirterek, uyarılarda bulundu. Birleşmiş Milletler'in 2023 yılı su raporuna göre; dünya nüfusunun yüzde 40'ının su kıtlığı riski altında olduğunu kaydeden Can, bu oranın 2050 yılına kadar yüzde 50 olması beklendiğinin altını çizdi. Türkiye'de özellikle kayıp-kaçak oranlarının çok fazla olduğunu aktaran Can, "Türkiye'de 2023 yılında yayınlanan verilere göre, kayıp kaçak oranları yüzde 30 ile yüzde 35 arasında. Gelişmiş ülkelerde bu kayıp-kaçak oranın yüzde 8 ile yüzde 24 arasında değişmekte. Belirlenen politikalar neticesinde 2040 yılında bu oranın yüzde 10 civarına çekilmesi planlanmakta" dedi.
Mersin için 'su kıtlığı' uyarısı
Mersin'in içme suyu ihtiyacını karşılayan Berdan Barajı'nın su seviyesinin geçen yıla göre yüzde 30 azaldığını anlatan Can, "Şu anda Berdan Barajı doluluk oranı yüzde 60 oranında. Ancak Haziran 2023 verilerine baktığımızda bu oran 90 civarındaydı. 2023 yılında, bu günlerde doluluk oranı yüzde 90'dan yüzde 60'a gerilemiş. Bu verilere bakarsak su kıtlığı, su stresi yaşadığımız bir kent olduğumuzu söylemek, bu noktada yanlış olmayacaktır. Suyumuzu kullanırken çok dikkatli olmamız gerekir. Tüketicilerin su tüketim davranışlarını değiştirmek burada hayati önem taşımakta. Eğer su tüketim oranlarında artış olursa, su hunharca kullanılırsa, barajlardaki doluluk seviyelerimiz gün geçtikçe azalacak. Eğer suyumuzu doğru kullanmaz ve tasarruf sağlamazsak, su kıtlığı yaşayan bir kente doğru gideceğiz" diye konuştu.
'Tüketici davranışlarımızı değiştirmek zorundayız'
Su tasarrufu konusunda uyarılarda bulunan Can, şunları söyledi: "Su tüketimi konusunda bilinç seviyemizi yükseltmemiz lazım. Burada kamu kurum ve kuruluşlara, sivil toplum kuruluşlarına, meslek odalarına ciddi görevler düşmektedir. Özellikle sanayi alanında, üretim ve tüketim süreçlerinin sonucunda ortaya çıkan su tüketimi oranlarını azaltmak için tüketici davranışlarımızı değiştirmek zorundayız. Bunun toplumun bir sorumluluğu olduğunu da belirtmek gerekir. Yaz mevsimi başlangıcındayız. Su tüketim oranları artıyor. Tatil bölgesiyiz, sahil sitelerimiz çok fazla. Buralarda havuzlarımız bulunmakta, havuzlarımızın belki de bu dönemlerde su stresi yaşadığımız dönemlerde kullanılmaması noktasında toplumsal bir duyarlılık sergileyebiliriz. Diğer yandan araçlarımızı yıkadığımız noktalarda araç yıkama ünitelerinin daha az bu sarfiyatı gerçekleştiren teknolojilerle donatılması oldukça önemli. Evlerimizde su kullanırken akıllı sayaçları, akıllı muslukları tercih etmemiz gerekiyor. Bunlar ufak dokunuşlar ama önemli sonuçlar ortaya çıkartacaktır. Yine bahçe sulamada içme sularımızı bilinçsizce kullanmayalım. Suyun önemini, değerini bilelim." (DHA)