Muğla Adalet Kervanı yolda: Cennet Muğla’nın sermayeyi zengin etmek için cehenneme çevrilmesine daha fazla tahammülümüz yok
Yargının ‘kapatılmalı’ dediği Muğla’daki üç termik santralin bugün hala çalıştırılmasındaki hukuksuzluk ile bu süreçte santrallerin yarattığı ekolojik ve toplumsal yıkıma dikkat çekmek amacıyla yola çıkan “Muğla Adalet Kervanı”nın ilk durağı Datça oldu. Farklı noktalarda termik santrallerin neden kapatılması gerektiğine dair yapılan buluşmaların ardından basın açıklaması düzenlendi.
Muğla’da mahkemelerin kapatma kararı verdiği üç termik santralin faaliyetine devam etmesine göz yumulmasına protesto eden yaşam ve doğa savunularının şirketlerin hukuksuz faaliyetlerine karşı mücadelesi kararlılıkla devam ediyor.
İklim Adaleti Koalisyonu, Ekoloji Birliği, KARDOK Derneği ve Muğla Çevre Platformu’nun (MUÇEP) adaletsizliğe dikkat çekmek için düzenlediği "Muğla Adalet Kervanı"'nın bugünkü durağı ise Muğla'nın Datça ilçesi idi. Doğa savunucuları, Kervan etkinliği kapsamında buluştukları noktalarda halkı doğa talanı ve hukuksuz kararları yaptıkları konuşmalarla bilgiler veriyor.
Datça'daki buluşmada basın açıklaması gerçekleştiren doğa savunucuları, “Muğla’daki termik santrallerin kapatılması talebi, hukuk devleti ilkesi gereğidir. Aydın İdare Mahkemesi’nin 1996 yılında Kemerköy, Yeniköy ve Yatağan termik santralleri için kapatma kararı verdiği belirtilen açıklamada, “Danıştay yapılan itirazı reddederek kapatma kararını onaylamıştır. Santrallerin bu yargı kararlarına rağmen işletilmeye ısrar edilmesi üzerine başvurulan AIHM de 2005 yılında Türkiye mahkemelerinin verdiği kararı onaylamıştır” ifadelerine yer verdi.
MUÇEP Datça Meclisi’nden Ayhan Çelik tarafından okunan basın metninde, "“Hukuk tanımaz bir anlayışla bu santrallerin devam eden faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan sağlık sorunları nedeni ile binlerce insanımız vaktinden önce ölmeye devam ediyor. Ormanlarımız, zeytinliklerimiz, köylerimiz, su kaynaklarımız yok edilmeye devam ediyor. Kömürle çalışan santrallerin insan sağlığına ve doğaya verdiği zararlar, yıllar boyunca hem bilimsel araştırmalara konu oldu, hem kamuoyuna duyuruldu.” ifadeleri yer aldı.
Doğanın ve insanın sömürülmesine son verilmesini talep ettikleri, ekolojik yıkımları kabul etmedikleri ve etmeyecekleri vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
Yurttaşlar, yurttaşları temsil eden kurumlar olarak Muğla’da, Kazdağları’nda, Karadeniz’de, Cudi’de, Dikmece’de, Sinop’ta, Akkuyu’da kapitalizmin yarattığı, devletin yanında yer aldığı ekolojik yıkımları kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.
İkizköylüler, Çamköylüler, Karacahisarlılar, Milaslılar, Yatağanlılar, Muğlalılar ve tüm Türkiye bu hukuksuzluğa yeter artık diyoruz! Bu utançla daha fazla yaşamak istemiyoruz. Anayasada yazan hukuk devleti ilkesine dönülsün ve mahkeme kararı uygulansın, bu santraller derhal kapatılsın. Doğanın ve insanın sömürülmesine son verilsin. Cennet Muğla’nın bir avuç sermaye sahibini daha fazla zengin etmek için cehenneme çevrilmesine daha fazla tahammülümüz yok.”