Antalya sahillerinde 'denizanası' tedirginliği
Kıyıya yakın sularda yoğun görülen denizanaları, denize girenlere zor anlar yaşattı. Kulaç atarken önündeki denizanasını fark edenlerden biri kısa süreli panik yaşadı. Tedirgin olanların bazıları da yüzerek denizanasının bulunduğu bölgeden uzaklaşıp, kıyıda güneşlendi.
Antalya Körfezi'nde son haftalarda sürüler halinde görülen denizanaları, akıntıyla kıyılara kadar ulaştı. Konyaaltı Sahili'nde sıklıkla rastlanan denizanaları denize girenlere zor anlar yaşattı.
Kıyıya yakın yerlerde kulaç atanlar, aniden gördükleri denizanaları nedeniyle kısa süreli tedirginlik yaşayıp, sonrasında denizden çıktı ya da farklı alanlarda yüzmeye devam etti. Sahile yakın yerdeki kayalıklardan suya atlayanlar ise denizanalarının bulunduğu bölgede yüzmemeyi tercih etti.
Denize atladıktan sonra denizanasını fark edenler de panikle sudan çıkmaya çalıştı.
Sahilde vakit geçirenler ise dalgaların kıyıya vurduğu alandaki denizanalarını izlemeyi tercih etti. Bazıları denize girmek yerine sahilde güneşlendi. Denizanaları amatör olta balıkçılarına da zorluk çıkardı.
Balıkçıların oltasına ya da ağlara takılan denizanaları av malzemelerine zarar verdi. Lara bölgesindeki sahillerde işletmeciler sahildeki denizanasını toplatıp traktör kasasında taşıdı.
Haziran ayına kadar devam edecek
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, kıyıya yakın sularda sürüler halinde görülen denizanalarının akıntıyla İsrail, Mısır, Lübnan ve Suriye üzerinden İskenderun Körfezi'ne, ardından Antalya Körfezi'nden batıya yolculuk yaptığını belirtti. Bilimsel adı Rhopilema Nomadica olan Kızıldeniz göçmeni denizanasının sürüler halinde yolculuğunun her yıl gerçekleşen bir durum olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Gökoğlu, haziran ayının ilk haftasına doğru denizanası geçişinin tamamlanacağını söyledi.
Her 10 metrekareye 1 denizanası
Antalya Körfezi'nde araştırma yaptıklarına değinen Prof. Dr. Gökoğlu, körfezde her 10 metrekareye bir denizanası gözlemlediklerini kaydetti. Şemsiye çapı 68 santimetre, ağırlığı 10 kilograma ulaşan denizanalarının varlığından bahseden Prof. Dr. Gökoğlu, inceledikleri denizanalarında parazitler tespit ettiklerini, denizanası yoğunluğunun çok fazla olduğunu söyledi.
Tral balığına yuva olduğu anlar kamerada
Denizanasının şemsiyesinin içerisinde Kızıldeniz göçmeni tral balıklarının yavrularına rastladıklarını anlatan Prof. Dr. Gökoğlu, araştırma amaçlı gerçekleştirdikleri dalışta o anları görüntülediklerini söyledi. Tral balıklarının denizanasının içerisini sığınak olarak kullandığını ifade eden Prof. Dr. Gökoğlu, bu tür balıkların denizanası ile yolculuk yapıp popülasyonunun farklı yerlere dağılmasına olanak sağladığından bahsetti.
Denizanalarının ekosisteme faydası ve zararını anlatan Prof. Dr. Gökoğlu, "İçerisine yavruyken giren tral balıklarını koruyup, büyüyüp ekosisteme yayılmasında fayda var. Denizdeki atıkları besin olarak kullanıyor. Olumsuz etkileri ise balık larva ve yumurtalarına zarar veriyor. Balıkçılara büyük zararı var. Balıkçılar ağ atmıyor. Denizanası nedeniyle yırtılmalar oluyor" diye konuştu.
Denize girenlere de uyarıda bulunan Prof. Dr. Gökoğlu, "İnsanlar denizanalarına yaklaşmasın. Vücuda temas ettiğinde yanma, kızarma, su toplama ve kaşıntı gibi etkiler yapıyor. Özellikle toksinine karşı alerjisi olanlara karşı daha büyük risk oluşturuyor" dedi.